Cumhuriyet Halk Partisi Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin’in; “Sokak röportajlarına düzen getirilecek! O söylenenleri kim söylerse söylesin, gözaltına alınır ve bir soruşturma geçirir” ifadelerine dair açıklama yaptı. CHP’li Kanko yaptığı açıklamada; “Şahin’in, RTÜK Başkanı olarak asli görevi radyo ve televizyon yayınlarının tarafsız ve bağımsız bir şekilde denetlenmesini sağlamak iken, kendisini adeta bir “Gestapo subayı” gibi konumlandırması ve vatandaşları sindirmeye yönelik tehditler savurması kabul edilemez” ifadelerine yer verdi.
RTÜK BAŞKANI İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE KARŞI TEHDİT OLUŞTURUYOR
CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Muhip Kanko açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Demokratik bir toplumun vazgeçilmez unsurları olan ifade özgürlüğü ve basın hürriyetine yönelik ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Bu tür ifadeler, otoriter bir rejimde görülebilecek baskıcı uygulamaların habercisi olarak karşımıza çıkmaktadır.
ŞAHİN’İN TAVRI DEMOKRATİK DEĞERLERE AYKIRIDIR
Şahin’in, RTÜK Başkanı olarak asli görevi radyo ve televizyon yayınlarının tarafsız ve bağımsız bir şekilde denetlenmesini sağlamak iken, kendisini adeta bir ‘Gestapo subayı’ gibi konumlandırması ve vatandaşları sindirmeye yönelik tehditler savurması kabul edilemez. Bu tavır hem demokratik değerlere hem de hukukun üstünlüğüne aykırıdır. RTÜK, bağımsız ve tarafsız bir denetim organı olması gerekirken, başkanının açıklamaları kurumun otoritesini kötüye kullandığına dair ciddi endişeler doğurmaktadır.
EBUBEKİR ŞAHİN GÖREV TANIMINI AŞIYOR
Dahası, Şahin’in radyo ve televizyonlarla sınırlı olan yetki alanını aşarak internet yayınlarına müdahale etmeye kalkışması, anayasal düzene aykırı bir eylem olarak değerlendirilmelidir. Bu durum, Şahin’in sınırlarını ve görev tanımını bilmediğini veya bilerek aştığını göstermektedir. Kendisinin bu otoriter tutumu, internetin ardından basılı medyaya da sansür uygulama hedefinin bir parçası olarak görülebilir.
ŞAHİN’İN SÖYLEMLERİ HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE ZARAR VERİYOR
Türkiye’de demokrasinin ve ifade özgürlüğünün ne kadar kırılgan bir noktada olduğunu gözler önüne seren bu açıklamalar, hukuki ve ahlaki açıdan derinlemesine bir sorgulamayı gerektirmektedir. Şahin’in söylemleri, sadece ifade özgürlüğünü tehdit etmekle kalmamakta, aynı zamanda hukukun üstünlüğünü de ciddi şekilde zedelemektedir. Toplumun bu tür baskıcı uygulamalara karşı uyanık olması ve demokratik haklarına sahip çıkması, özgürlüklerimizin korunması adına büyük önem taşımaktadır.”