Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Aziz Koçal, ortalama faturaların yüksek olmasıyla ilgili konuştu. Koçal, “Vatandaşlara ‘evde kal’ dedik. Evde kalınca faturalar da yükselecekti. Her haneye faturalar gelmeye başlaması ile hanelerden yükselen yüksek fatura çığlıkları beraberinde gelmektedir. Tüketicilerin büyük bir çoğunluğu bu ay gelen faturaların yüksekliğinden şikayetçi. Corona virüsü tedbirleri kapsamında 3 ay süre ile geçici olarak kıyas faturaya geçildi. Risk taşıyan bölgelerde sayaçların okunmadan görevli çalışanların hastalığa karşı korunması adına yurttaşların son iki yıllık o ayki tüketimin ortalaması alınarak kıyas fatura yazılacak. Risk taşımayan bölgelerde ise faturalandırmaların ertelenmesi söz konusu değil.” dedi.

“BİRİKEN FATURALAR NASIL ÖDENECEK?”

Tüketicinin fatura konusundaki talebinin erteleme olmadığını ifade eden Koçal, “4 ay sonra biriken faturalar nasıl ödenecek” diyerek şöyle konuştu: “Fatura ödemeleri üç ay ötelenecek deniyor, ötelenecek fatura neden kıyaslama yolu ile okunuyor. Tüketicinin talebi ve beklentisi ötelemek değil, üç ay sonra vatandaş nasıl ödeyecek biriken faturalarını. Ödeme yapılamayınca herkesin sayaçları mühürlenmeye başlayacaktır. O nedenle vatandaşın beklentisi faturaların virüs ile mücadele bitene kadar ki süreçte devlet ve dağıtım şirketleri ile operatörler tarafından ödenmesidir. Faturaların belli bir kısmı vergilerden ve faturalara yansıtılması tartışma konusu olan kalemlerden oluşmaktadır, vergileri ve diğer yansıyan kalemleri kaldırdığınızda fatura yüzde ellinin altına düşecektir, onu dağıtım şirketleri ve devlet karşılayabilir. Bu sosyal devlet ilkesi gereğidir.”

YÜKSEK FATURAYI FARK ETMEYENLER NE OLACAK?

Yüksek faturalarla ilgili şikayet geldiğini ifade eden Koçal, “Kıyaslama yolu ile faturanın karantina altında olmayan risk taşımayan bölgelerde geldiği yönünde şikayetler geliyor. EPDK ‘riskli ve karantina bölgesi dışında faturalarınızı kontrol edin kıyaslama yolu ile gelen fatura olur ise kuruma dilekçe verin’ diyor. Uygulamayı çıkaran EPDK, ancak denetimi yapan onlar değil. Bu işte menfaat elde eden kesimi yine halk denetleyecek ya da hakkını arayacak. Böyle bir yöntem olamaz. Devlet vatandaşını korumak zorunda, yasal düzenlemeleri ona göre yapmak zorundadır. Nitekim Anayasanın 172 maddesi de devlete tüketicileri koruma görevini vermiştir. Ancak riskli bölge dışında olmasına rağmen durumu fark etmeyen vatandaşlar olacak. Onların hakkı yenmiş olacak. Devlet bunu nasıl engelleyecek?” şeklinde konuştu.

GÜÇLÜ ŞİRKETLER KORUNUYOR

Türkiye genelinde bazı bölgelerde ortalama faturalandırma sonrasında dağıtım personellerinin faturaları apartmanlara bıraktığını belirten Koçal, “Kıyaslama yolu ile kesilen faturalar bazı yerlerde konutlara şirketlerin personeli tarafından dağıtılıyor. Dağıtım yapan kişi konuta girişine kadar gelebiliyor ise sayacı da okuyabilir. Burada dağıtım şirketlerinin lehine onlara maddi menfaat sağlayacak bir uygulama olduğu kanaatindeyiz. Bu uygulama ile güçsüz olan tüketici yerine güçlü olan şirketler korunmaktadır.” dedi.

YÜKSEK FATURASI GELENLER NE YAPACAK?

Faturasının yüksek geldiğini düşünen vatandaşların neler yapması gerektiğini de anlatan Koçal, “Tüketiciler diğer aylara göre kıyasladıklarında faturaları yüksek geldi ise, mutlaka ilgili kuruma itiraz etsinler, bu itirazlarını ilgili kurumun web sayfası üzerinden veya e-posta ile ya da kuruma giderek şahsen yapabilirler. İtirazları sonucu ret gelen tüketiciler ise, yüksek olduğundan emin olduğu faturalarda, itirazını Tüketici Hakem Heyetlerine yapabilirler, Tüketici hakem heyetleri büyükşehir statüsünde olan illerde kaymakamlık binalarında, diğer illerde ise Ticaret İl Müdürlüklerinde bulunmaktadır. Tüketici Hakem Heyetlerine müracaat E-Devlet üzerinden yapılabileceği gibi, şahsen de yapılabilmektedir. Şikayet ekine mevcut fatura ve geçmiş dönem faturalarında konulmasın gerekir.” ifadelerini kullandı.