İzmit Belediyesi’nde Ekşiler ailesine ait araziye 4 kattan 8 kata imar artışı oy birliği ile onaylanmıştı. Yahyakaptan Mahallesi’ndeki arazi için CHP’liler Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclisi’nde ret oyu kullandı. İzmit Belediye Meclis Üyesi Arsal Arısal söz konusu rantı savunan ve 4 kattan 8 kata imar artışının rant olmadığını iddia eden bir açıklamada bulundu.

ARISAL’DAN AÇIKLAMA

Arsal Arısal sosyal medya hesabından yayınladığı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “İzmit Belediyesi Meclisi ardından, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Meclisinden geçen G23b.25d.2b uygulama imar paftası, 1560 ada, 10 parseldeki plan tadilatı ile ilgili son günlerde basında ve sosyal medyada çıkan haberlerin şahsımıza yönelik saldırıya dönüşmesi ve mesnetsiz ithamlar üzerinden tartışılması sonucunda bir açıklama yapmak gereği doğmuştur.

SESSİZ SEDASIZ DEĞİLMİŞ

Komisyonumuzdan oybirliği ile geçen imar planı tadilatı aylarca tüm olumlu ve olumsuz yönleriyle tartışılmış, Yahya Kaptan toplu konut alanının mevcut yapılaşma koşullarının uyumluluğu üzerinden değerlendirilmiştir. Öncelikle belirtilmesi gerekir ki komisyon tarafından meclisten süre uzatımı alınması sebebiyle de basında ve kamuoyunda da farklı ortamlarda tartışmaya açılmıştır. Dolayısıyla bahse konu imar planı değişikliğinin sessiz sedasız ve Cumhuriyet Halk Partili Meclis üyelerinin dahi bilgisi dışında geçmesi yorumları hiçbir şekilde gerçeği yansıtmamaktadır.

YAHYAKPATAN’I KAYBETMEMİZ ANLAMINA GELECEKTİR

Bilindiği üzere Yahya Kaptan mevcut yapılaşma koşullarıyla sahip olduğu yeşil alan, sosyal donatı alanları ve sahip olduğu imkânlarıyla- bölgenin tüm olumsuz koşullarına rağmen- İzmit’in en çok tercih edilen ve mevcut durumdaki planı ile övünülen bölgesidir. Bölgenin mevcut fiziki durumu, deprem sonrasında revize edilen imar planı kararları ile örtüşmemektedir. Deprem sonrası revizyon imar planı kararlarının içeriğinde, bakanlığın bölgede ‘kat sayısını indiren ancak bina taban alanı oranını arttırıcı’ nitelikteki mevcut durumla uyumsuz ve yapı yoğunluğunu arttırıcı değişiklik yaklaşımı yer almaktadır. Taban alanı kullanımı yaklaşık %18 civarında iken bu oran %40’a çıkarılmıştır. Yönetmelikteki boşluklarla bu oran yaklaşık olarak %45’lere çıkacaktır ki bu da mevcut yapılaşma koşulları ile beğenilen Yahya Kaptan’ı kaybetmemiz anlamına gelecektir.

ÖNGÖRÜSÜZ PLAN SAVUNUCULUĞU

Yahya Kaptan’ın tamamen yıkılıp yeniden yapıldığı bir senaryo olasılığında yeni bir yapılaşma ile bölgenin yapısı bozulacak ve Yahya Kaptan’ın yüksek katlı olması sayesinde sahip olduğu tüm donatı alanlarının yok olması anlamına gelecektir. Dolayısıyla plan değişikliğinden önceki imar hakları ile elde edilecek sonucun isteniyor olması, gerçekten planı ile övünülen bir bölgede aynı amacı mı içerdiği yoksa mevcut dokuyu bozarak plan kararlarının sonucu düşünülmeksizin uygulandığı öngörüsüz bir planın savunuculuğu mu olduğu anlaşılamamaktadır. Dolayısıyla 3-4 kata mahkûm olmuş olan İzmit’in, 8 kata kadar yükselmesi sayesinde, mevcut doku ve planlama anlamında tek nefes alabilen bölgesinin yine 3-4 katta tutularak dip dibe bloklar haline getirilmesi Kocaeli’ye yakışmayacak bir planlama olacaktır.

KARALAMA KAMPANYASI

Çok da bulamadığımız bir kültürü yok etmiş olacaktır. Dolayısıyla mevcut yapılaşmanın değil kâğıt üzerinde var olan ancak hayata geçirilmemiş olan mevcut plan kararlarının sorgulanması gerekirken kat artışının sorgulanması herhangi bir planlama ve şehircilik ilkesiyle bağdaşmamaktadır. Gerek bilim insanlarının gerekse hukuk, planlama ve herhangi bir bilim alanı içinde olmayan, halk tarafından yürütülen tartışmanın da yine üslupsuz bir şekilde planlama odaklı değil, sadece kat artışı üzerinden değerlendirilmesi ve adeta bir karalama kampanyasına dönüştürülmeye çalışılması ise bu kentin ayıplarından birisi olarak kalacaktır.

BİLİMSEL MİMARİYE AYKIRI İMİŞ

Şunu özellikle ifade etmek isterim ki; plan değişikliği herhangi bir ilave emsal içermemektedir. Herhangi bir fonksiyon değişikliği içermemektedir. Plan tadilatı öncesinde nasılsa, sonrasında da aynı alan, aynı metrekare üzerinden bir yapı ortaya konulabilecektir. Yalnızca daha fazla yeşil alana sahip olacak daha yoğun bir kütlenin ortaya çıkmasını engelleyebilecek ve daha iyi bir mimarinin ortaya çıkabilmesi adına esneklik sağlayabilecek bir imkân tanımaktadır. Bunu rant olarak değerlendirmek ve parselin tamamının binaya boğulmasını istemek ise herhangi bir bilimsel mimari ve planlama anlayışla örtüşmemektedir ve İzmit’in iyi bir yapılaşmaya sahip olmasının karşısında olmak anlamına gelmektedir.

ART NİYETLİ YORUMLAR

Özetlemek gerekirse; Kocaeli içinde var olan ve gerçekten rant amacıyla yapılan hiçbir plan değişikliği ile ilgili herhangi bir ses çıkarmayıp, mal bulmuş mağribi gibi, herhangi bir emsal alanında ve fonksiyon değişikliğinde bulunulmayan yalnızca daha iyi bir yapılaşmanın önünü açmaya yönelik yapılan bu plan değişikliği ile ilgili yapılan tüm harici yorumların art niyet taşıdığını düşündüğümüzü belirtmemiz gerekir.

HİÇBİR ÇIKAR UĞRUNA…

Gerek Mimarlar Odası Kocaeli Şube Yönetiminde, gerekse de Mimarlar Odası Genel Merkez Yönetiminde aldığım tüm görevler süresince, kamu yararına olmayan her türlü kararın karşısında durduğumu, bu karşı duruşu hukuki süreçler eşliğinde yürüttüğümü ve bu süreçlerde ailemin dahi tehdit edildiği zamanlardan geçtiğimi belirtmek isterim. Bu zamana dek hiçbir çıkar uğruna ödün vermediğim ilkelerimin, böyle bir konu için çiğnemişim gibi yansıtılmasını son derece seviyesiz bulduğumu ayrıca ifade etmem gerekir.

İYİYİ BİRLİKTE ARADIĞIMIZ

Bu kent hepimizin. Kentle ilgili alınacak herhangi bir yanlış karar karşısında seviyeli tartışmalar ve gerektiğinde hukuki süreçler yürütülmesini önemli buluyorum. Asla biz en doğrusunu biliriz gibi bir zihniyette olmadığımızı, kenti tüm paydaşlarıyla birlikte yönetmeye talip olduğumuzu göreve geldiğimiz ilk günden bu yana söylüyor ve uyguluyoruz. Artık mesnetsiz ithamlar, karalama kampanyaları gibi kavgalar yerine dayanışma içinde olabildiğimiz, daha iyiyi birlikte aradığımız bir sürece geçme umudundayız.

VERDİĞİM MÜCADELEYİ…

Daha yaşanabilir kentler için verdiğim mücadeleyi ve hissettiğim duyarlılığı, meslek örgütümde; şube ve genel merkezde yürüttüğüm görevlerde olduğu gibi, İzmit Belediye Meclis üyesi olarak da aynı minvalde devam ettirmeye çalışıyorum. Meslek disiplinleri arasındaki bilgi birikimlerinden fayda sağlayacak her türlü tartışmayı değerli bulduğumu ve birbirimizi anlayarak, birlikte hareket ederek daha yaşanabilir kentler için mücadele etmeye, elimden gelen gayreti göstermeye her zaman hazır olduğumu bir kez daha ifade etmek isterim.”