Ana Sayfa Arama Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

KOÜ’lü akademisyenler, İskenderun’daki taşan deniz ile ilgili açıklamalarda bulundu

Kocaeli Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği ve Jeofizik Mühendisliği öğretim üyeleri Kahramanmaraş merkezli depremler sonucu İskenderun’da meydana gelen deniz taşkını ile ilgili açıklamalarda bulundular.

blank

Jeoloji Mühendisliği ve Jeofizik Mühendisliği Bölümü öğretim üyeleri Doç. Dr. Özkan Coruk, Doç. Dr. Ergin Ulutaş ve Doç. Dr. Ahmet Karakaş, 10 ilimizi etkileyen Kahramanmaraş depremleri ile ilgili ilksel sonuçları açıkladılar. Öğretim üyeleri; deprem etkisini değerlendirmeye su baskını da yaşanan İskenderun dan başladıkları çalışmanın devam eden sürecinde de zemin etkilerini diğer bölgelerde de araştıracaklarını bildirdiler. Kocaeli Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği ve Jeofizik Mühendisliği Bölümü öğretim üyeleri Doç. Dr. Özkan Coruk, Doç. Dr. Ergin Ulutaş ve Doç. Dr. Ahmet Karakaş’ın konu ile ilgili yaptıkları açıklamalar şöyle:

Deniz Seviyesi degisi

6 Şubat 2023 günü AFAD verilerine göre 04.17 ve 13.21 saatlerinde sırasıyla Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkez olmak üzere 10 ilimizi etkileyen iki büyük deprem oluştu. Depremlerin karadaki etkilerinin yanısıra Hatay’ın İskenderun İlçesi yerleşim alanında kıyı çizgisine paralel ve 200 metreye kadar kara içerisine ilerleyen bölgede 50 cm ila 100 cm derinliğe ulaşan su baskını olmuştur. Bu etkinin birkaç sebepten dolayı olabileceğini düşünerek uzmanlık alanlarımıza göre çeşitli boyutlarda değerlendirdik. Haberlerde ilk olarak su basmasının bir tsunami olduğu ileri sürüldü ve bölgeye gitmeden en yakın kıyı dalga ölçer verilerine ulaşılarak su basmasının tsunami olup olmadığı değerlendirildi. Yaklaşık 150 km uzunluğunda modellenen fayın deniz tabanında bir kırık oluşturmadığı ancak aşırı sarsıntı sonucunda düşey deformasyonlar da oluşturabileceği belirlendi. Bu deformasyonun oluşturduğu dalga yüksekliğinin kıyıdan içeri gözlemlenen su basmasını oluşturacak boyutta değildir. Kıyı ölçerlerden gelgit ve rüzgar dalgaları filtre edilerek; oluşan dalga yüksekliğinin sadece 10 cm civarında olan kısmının tsunami kaynaklı olduğu ve bölgeyi basan suyun büyük bölümünün oturma ve sıvılaşma sonrası oluşan zemin yenilmeleri kaynaklı olduğu düşünülmektedir. Karada oluşan ve denize yakın büyük faylanmalarda deniz tabanının aşırı sarsılması sonucu küçük de olsa tsunamiler oluşabilir. Böyle bir durum burada da gözlemlendi ancak İskenderun da geniş bir alanı kapsayan su basması bu kadar bir dalgadan oluşması muhtemel değildir. Bölgede olay sonrası telefon aracılığı ile yerel halkdan aldığımız fotoğraflar da görüşümüzü destekler niteliktedir.

Su baskınına neden olacak diğer bir etken olan karanın çökmesi ile ilgili ise yine tarafımızdan Haziran-2007 yılında yapılan jeolojik-jeoteknik çalışmada elde edilen veriler değerlendirilmiştir. Tüm bu değerlendirmeler kapsamında su baskınına neden olan tüm parametrelerin etki dereceleri tanımlanmış ve oturma, çökme, deniz suyunun kıyı boyunca karada ilerlemesi veya yeraltı suyunun yükselimini tanımlayan bileşenler dikkate alınarak su baskını modellenmiştir. Bu konudaki çalışmalarımız yerinde kontrol edilmesi için saha gözlemleri İskenderun’ a gidilerek yapılacak ve sonuç rapor en kısa sürede hazırlanarak kamuoyuna sunularak, akademik platformlarda yayın haline dönüştürülecektir.