CHP İzmit Belediye Meclis üyesi Av. Mehmet Nazım Gençtürk sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla AK Parti Kocaeli Milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu’nun kardeşi Esra Yargıcı ve danışmanı Bülent Yargıcı hakkında gündeme bomba gibi düşen iddialarda bulunmuştu. Gençtürk’ün iddialarının ardından AK Partili Katırcıoğlu’ndan açıklama geldi.

ÜZERİNDE BULUNDUĞU NOKTA RESMİ YOL

AK Parti Kocaeli Milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu iddialara ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Yapılan haberde, orman arazisine beton döküldüğü, ağaçların kesildiği vb. beyanlar yer almaktadır. Oysaki haberciliğe özenen ancak ne haberciliği ne de avukatlığı bilmeyen kişi, haberleri yaparken üzerinde bulunduğu noktanın resmi yol olduğundan dahi bir habersiz orman arazisi olduğunu söylemektedir.

ADLİ MAKAMLARA SEVK EDİLECEK

Bunun yanı sıra söz konusu taşınmazın mevcut resmi yol sayesinde ana yola cephesi olan, içindeki yapıya ait kapı numarasından, DASK’ına bütün izinleri alınmış vergileri ödenmiş bir yapı olduğunun farkında bile değil. Ayrıca söz konusu taşınmazın kadastral bir parsel olduğundan, yani ezelden beri orman alanında kalmayan şahıs arazisi olduğunun bile farkında değil. Bir mesken alanına yani bir haneye izinsiz giren, daha doğrusu çitten atlayarak özel meskene giren kişi meskene tecavüz etmiş, meskendeki özel eşyaları karıştırmaktan geri kalmamış ve TCK’ya suç işlemiş ve bu itibar ile de kolluk kuvvetleri tarafından mevcutlu şekilde ifadeye çağırılmış ve adli makamlara sevk edilecektir.

EMLAK BEYANNAMESİ VERİLDİ

Söz konusu hususların teknik kısımlarında ilgili kişi taşınmazın yola cephesi olmadığını söylerken üzerinde durduğu noktanın resmi yol olduğunun bile farkında değil. Kendi belediyesinde belediye meclis üyeliği yaparken söz konusu yapının emlak beyannamesinin verildiğinin ve düzenli olarak vergisinin ödendiğinin bile farkında değil. Taşınmazda meskenin dışında yapılan tarımsal faaliyetlerin gerek fiziki gerekse belgesel anlamda kayıtları olduğu halde söz konusu kişi bunları görmezden gelerek suç işlemesinin yanı sıra yalan söylemekten geri kalmamıştır.

“HANGİ VİCDANA SIĞAR?”

İnsanların bu denli suç işleyerek yalan haber yapmasının yanı sıra insanların manevi duygularıyla oynamak bu kadar acımasız olmak insanlığın hangi vicdanına sığar. Depremde 20’ye yakın akrabasını kaybeden, deprem sonrasında deprem bölgesinden bir an geriye gelmeyen gerek kurumsal gerekse bireysel hiçbir yardımını esirgemeyen, onlarca konteynerin bölgeye ulaşılmasını sağlayan, depremin hemen sonrasında bölgede yapılan ve halen kullanılan yüzlerce evladımızın eğitim aldığı kalıcı okul projesinin önderliğini sağlayan hayata geçiren bir kişiye bu suçlamalarda bulunmak insanlığın hangi vicdanına sığar.”