Vücutta bulunan kırmızı kan hücrelerinin yapı bozukluğuna uğramasına tıp dilinde bilirubine adı verilmektedir. Bilirubin seviyesinin artması sebebiyle göz ve cilt çevresinde yer alan mukozların sararmasıyla birlikte meydana çıkan hastalığa ise sarılık adı verilmektedir. Sarılık hastalığı özellikle göz ve ciltte belirginleşen sararma, karın ağrısı ve kilo kaybı ile birlikte kendini göstermektedir.

Sarılığın yol açtığı Hepatit B ve Hepatit C gibi hastalıklar sebebiyle yıl içinde yaklaşık bir milyon insan hayatını kaybetmekte. Bu nedenle halk arasında basit bir hastalık gibi görünse de tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen sarılık hastalığı ile ilgili bilinçlenmek büyük önem taşımakta.

Sarılık Hastalığına Yol Açan Sebepler Nelerdir?

Sarılık hastalığına sebep olan virüsler arasında A, B, C, D ve E virüsleri yer almaktadır. Bu virüsler ise su içeriğindeki kirlilik, besinlerin doğru yıkanmaması, virüsün bulunduğu bölgelere ten ile temas edilmesi ve sonrasında göz ya da ağız yolu ile vücuda bulaşabilmekte. Aynı zamanda cinsel ilişki, kan teması, merdiven altı operasyonlar ya da taşıyıcı anne ile de aktarıldığı bilinmekte.

Sarılık Hastalığının Belirtileri Nelerdir?

Sarılık hastalığına yakalanan kişilerde yüksek ateş, yorgunluk, iştah kaybı, göz akında ve cildin belirli bölgelerinde sararma, kaşıntı, kilo kaybı, ishal, koyu renkli idrar ve karın ağrısı görülebilmektedir. Uzmanlar tarafından hastalığın kuluçka dönemi 6 hafta olarak belirtilirken aynı zamanda 6 aya kadar hiç belirti göstermeyen hastalar da bulunmaktadır. Yukarıda saydığımız belirtilerden birkaçını gösteren kişilerin en yakın hastaneye başvurmaları gerekmektedir. Doktorlar idrar tahlili yöntemi ile kandaki Bilirubin sayısına bakarak hastalığın teşhisini koyabilmektedirler.

Sarılık Hastalığından Korunmak Mümkün mü?

Yukarıda da belirttiğimiz gibi sarılık hastalığı beraberinde birçok sağlık sorununu getirebilmektedir. Bunlar arasında karaciğer yetmezliği, solunum rahatsızlıkları ve hatta siroz dahi bulunmaktadır. Bu nedenle hastalığa yakalanmamak için gerekli önlemlerin alınması çok önemlidir. Bu önlemler ise günlük hayatta uygulanabilecek birkaç basit adımdan ibarettir. Her virüse karşı olduğu gibi kişisel hijyene dikkat etmek, tüketilen gıdaları güzelce temizlemek, sarılık aşısı olmak, bağışıklık destekleyici sağlıklı bir beslenme düzeni kurmak, elleri yıkamak ve sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durmak alınabilecek kolay önlemlerin başında gelmektedir. Tüm bu önlemler yalnızca sarılık hastalığı için değil sağlıklı bir yaşam için de önem taşımaktadır.

Ayrıca sarılık hastalığından korunmak için bebeklere yapılan Hepatit B aşısı da etkili bir yöntemdir. Doğumdan itibaren 24 saat içerisinde uygulanan aşı ile birlikte hayat boyu sarılık riski en alt seviyeye düşürülebilmektedir. Ayrıca sağlık sektöründe çalışanlar, ortak kullanım alanına sahip kişiler, böbrek ya da solunum rahatsızlıklarına sahip olanlar da Hepatit B aşısı ile sarılıktan korunabilirler.