Ana Sayfa Arama Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Derince’deki patlamayla ilgili önerge verildi

CHP Kocaeli Milletvekil Muhip Kanko, Derince Limanında Toprak Mahsulleri Ofisinin 13 buğday silosunun patlaması ile ilgili şaibelerin ve kundaklamaların araştırılması için meclis başkanlığına 20 milletvekilinin imzasıyla önerge verdi.

CHP Kocaeli Milletvekil Muhip

CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, son yıllarda ülke genelinde gerçekleşen, orman yangınları, tarım arazilerinde gerçekleşen yangınlar ve en son Kocaeli Derince Limanında Toprak Mahsulleri Ofisinin 13 buğday silosunun patlaması ile ilgili Meclis Araştırma Komisyonun kurulmasını istedi.

20 milletvekilinin imzasını alarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na konuyla ilgili önerge veren Kanko, hazırladığı araştırma önergesinin gerekçesinde;“Dünya genelinde yaşanması muhtemel gıda krizine karşı gerekli önlemlerin alınması, milli çıkarlarımız açısından büyük önem arz etmektedir” ifadelerini kullandı.

Kanko, son dönemlerde ülkemizde meydana gelen orman yangınları, buğday tarlalarının yanması, siloların patlaması ile ilgili şaibelerin ve kundaklamaların araştırılması ve gerekli önlemlerin alınması için Meclis Başkanlığına sunduğu araştırma önergesinin gerekçesinde şu ifadelere yer verdi;Ülke sınırlarımız içerisinde art arda yaşanan bu olaylar ve Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte dünya genelinde giderek derinleşen gıda krizini tetikleyen etkenler nedeniyle; yaşadığımız bu sürecin hiçte masumane olmadığı, birçok şüpheyi ve cevaplanması gereken soruyu içinde barındırdığı yadsınamaz bir gerçektir.

Rusya’nın sadece tahıl anlaşmasından çekilmekle kalmadığı, Ukrayna limanlarını bombalayarak aynı zamanda tahılı yaktığı böylesi bir süreçte tüm dünyayı büyük bir gıda krizi beklemektedir.

Son dönemlerde ülkemizde meydana gelen orman yangınları, buğday tarlalarının yanması, siloların patlaması gibi gıda krizini tetikleyecek olayların kurgulandığı yönünde ülke kamuoyunda birçok soru aydınlatılmayı beklemektedir. Bunların kasıtlı ve organize yapıldığı ile ilgili şüphelerin ve soruların araştırılması ülkemizin ve milletimizin ulusal çıkarları açısından büyük önem arz etmektedir.

Bu yangınlarla birlikte maddi ve manevi kayıplar yaşandığı gibi; gıda krizi ve iklim krizini olumsuz yönde tetikleyici etkileri ise ülkemiz için yadsınamayacak boyutlara ulaşmaktadır. Ülke ekonomisine büyük darbe vuran bu yangınlar vuku bulduğu bölgedeki insanları ve canlı türlerini tehdit etmektedir.

Bu yangınlardaki sabotaj ve kundaklama ihtimallerinin göz önünde bulundurulması, yaşanabilecek yangınlarda can ve mal kayıpları minimalize etmek, gerekli önlemleri almak devletimizin birincil görevleri arasında yer almaktadır” ifadelerini kullandı.

Türkiye Büyük Millet Meclisinin Bu Konuda Gerekli Hassasiyeti Göstermesi Gerekmektedir!

Kanko; “Her yıl orman alanlarında ve tarım alanlarında meydana gelen yangınlar azımsanamayacak sayıda olduğu gibi geniş çaplı orman ve tarım alanlarını da yok etmektedir. Sadece yılbaşından bu zamana kadar ülkemiz genelinde 1022 orman yangınında yaklaşık 6 bin 900 hektarlık alan zarar gördü. Binlerce dönüm tarım arazisi küle döndü.

Ülkemizin dört bir yanından orman yangınları, aşırı sıcaklar ve ani sağanakların yol açtığı sel haberleri gelirken, üst üste hava olaylarıyla ilgili de yeni rekorlar kırılıyor. Bu sıradışı hava olayları artık o kadar yoğun ve sık yaşanıyor ki, bunları küresel ısınmaya ve iklim değişikliğine bağlamak pekte zor değil.

Ormanlar ve tarım arazileri; doğal dengenin ve biyoçeşitliliğin korunması, ekosistem hizmetlerinin sürdürülebilirliği, su rejiminin düzenlenmesi ve besin döngüsü gibi katkılarıyla tüm canlılar için kritik öneme sahip. Orman yangınları, ormanlık alanlardaki tahribatın yanında, insan hayatını tehlikeye atıyor, hava kirliliğine yol açıyor, turizmi olumsuz etkilediği gibi yangınlarındaki artışın sürmesi, su kaynakları dahil toprak- su-bitki dengesini bozmaktadır. Bu da su-gıda-çevre güvenliğinin tehdit altına girmesi demektir. Bu doğal sistemin zincir gibi birbirine bağlı olduğu unutulmamalıdır. Son yıllarda yaşanan müsilaj tehdidinden, orman yangını ile oluşan tüm sorunlar, ekosistem dengesindeki bozulmayla bağlantılıdır. Maalesef bu bozulmanın faturası giderek ağırlaşıyor. Ekosistem dengesizliği su politikalarını ve dolayısıyla gıda gibi hayati öneme sahip konuları da doğrudan ilgilendiriyor.

Orman ve tarım arazilerinde gerçekleşen yangınlar nedeniyle oluşan maddi hasarlar ekonomik anlamda büyük kayıplar yarattığı gibi ülke olarak sürdürülebilir gıda politikamızı da olumsuz etkilemektedir. Gelecekte yaşanabilecek yangın riskinin en aza indirilmesi için gerekli tedbirlerin alınması milli çıkarlarımız açısında büyük önem arz ettiği için Türkiye Büyük Millet Meclisinin bu konuda gerekli hassasiyeti göstermesi gerekmektedir.

Birçok riski bir arada barındıran orman ve tarım arazisi yangınlarının yarattığı sıkıntıların tespit edilmesi, dünya genelinde yaşanması muhtemel gıda krizine karşı gerekli önlemlerin alınması, ilerde yaşanabilecek gıda krizi ve iklim değişikliğine sebebiyet yaratacak bu yangınların arkasındaki sabotaj girişimlerinin tespit edilmesi, gelecekteki muhtemel yangınlardaki kayıplarının azaltılması adına gerekli çalışmaların yapılması ve art arda yaşanan bu yangınların incelenmesi için, Meclis Araştırma Komisyonu kurulması ülkemiz ve milletimiz menfaatleri adına önem arz etmektedir.

Ülke kamuoyunun bu hassas konularda aydınlatılması adına Meclis Araştırması açılmasını talep ederiz” ifadelerini kullandı.