“Kayyım darbesine karşı ortak mücadele şart!” başlıklı açıklamada, tek adam iktidarının taarruzu karşısında muhalefet güçlerinin en geniş zemindeki ortak mücadelesinin hayati önemde olduğu vurgulandı.
Açıklamada ayrıca “1 Ekim’den itibaren iktidar cenahının ‘barış’ söylemlerini kullanarak, ‘uzatılan Devlet elinin tutulmasını’ bir tehditle dile getirmesinin ardından o elin içinde nelerin saklı olduğu çok geçmeden daha net görüldü” denildi. Açıklamanın tamamı şöyle: “31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinin ardından Hakkâri ile başlayan, Esenyurt ile devam eden saray iktidarının kayyım darbesine bu sabah itibariyle Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Halfeti Belediyesi de eklendi. DEM Partili; Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Başkanı Ahmet Türk, Batman Büyükşehir Belediyesi Başkanı Gülistan Sönük ve Halfeti Belediyesi Eş Başkanı Mehmet Karayılan görevden alındı.
UZATILAN ELİN İÇİNDE NELER OLDUĞUNU GÖRDÜK
Tek adam iktidarının, kendi bekası için seçme ve seçilme hakkının ilgasını göze aldığı daha önceki seçimlerin ardından da görmüştük. 1 Ekim’den itibaren iktidar cenahının ‘barış’ söylemlerini kullanarak, ‘uzatılan Devlet elinin tutulmasını’ bir tehditle dile getirmesinin ardından o elin içinde nelerin saklı olduğu çok geçmeden daha net görüldü.
İKTİDAR SİYASAL DİZAYN ETMEYİ SÜRDÜRÜYOR
Tek adam iktidarı için temel strateji, tüm devlet imkanlarını, iktidar medyası ve yargısını kullanarak muhalefetin zayıflatılması ve bölünmesidir. Bunun için temel argüman da ‘terörle mücadele’dir. İktidar, delil gibi gerekçeleri ayrıntı olarak görmekte ve tamamen kendi iktidarının devamını garantiye almaya yönelik “terörle mücadele” manipülasyonuyla siyasal alanı dizayn etme girişimlerini sürdürmektedir. Kayyım darbesi bu amaç için kullanılan başlıca yöntemlerden biridir.
Tek adam iktidarının bu taarruzu karşısında muhalefet güçlerinin en geniş zemindeki ortak mücadelesi hayati önemdedir. Seçimlerin iktidarın kaybettiği sonuçlarını iptal etmek anlamına gelen kayyım politikası, özünde seçimleri de anlamsız hale getirmeye doğru genişlemektedir. Dokunulmazlıkların kaldırılması için o dönem sergilenen tutumun sermayenin en gerici ittifakının yolunu nasıl temizlediği unutulmamalı ve gerçek bir demokrasi mücadelesinde ortaklaşma tutumuyla hareket edilmelidir. Kayyım darbesine karşı ortak bir mücadele hattının oluşturulması, demokratik bir ülkenin inşası açısındandır elzemdir. Halklarımız bu darbeci iktidara, bu zulüm ittifakına boyun eğmeyecektir.”