Ana Sayfa Arama Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

KYK kredileri önergesi TBMM’de!

İYİ Parti Kocaeli Milletvekili

Uğur ENÇ minİYİ Parti Kocaeli Milletvekili ve Grup Başkan Vekili Lütfü Türkkan’ın meclis araştırma önergesi dün yeniden açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşüldü. Türkkan yükseköğrenim gören öğrencilere sağlanmış olan öğrenim kredilerini gelir yetersizliği ve işsizlik sorunları nedeniyle ödeyemeyen gençlerin borçlarının anapara ve uygulanan faizlerine dair sıkıntılarını çözmek amacıyla 23/11/2018 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na başvurmuş ve meclis araştırma önergesi sunmuştu. Söz konusu önerge 2 yıl sonra meclise gelebildi.

PARTİ GRUPLARI KONUŞTU

KYK kredileriyle ilgili araştırma önergesinde ilk sözü İYİ Parti Grubu adına İsmail Koncuk aldı. Koncuk konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Bugün 2 Haziran, Adana Kozan’ın işgalden kurtuluşunun yıl dönümü. Bütün şehitlerimizi ve gazilerimizi bu vesileyle rahmetle, minnetle yâd ediyorum. Değerli milletvekilleri, bu pandemi süreci aslında ekonomik sosyal olarak Türkiye’yi, aslında bütün dünyayı, özelde ülkemizi yeni bir döneme sevk etti. Sosyal devlet ilkesinin en güçlü âdeta zirveye çıkması gereken bir dönemi yaşıyoruz. Ekonomik olarak, sosyal olarak, psikolojik olarak olumsuz etkilenmiş bir milletle karşı karşıyayız. Dolayısıyla devleti yönetmek iddiasında olan insanların vatandaşlarımızın, insanlarımızın içinde bulunduğu ekonomik sosyal ve psikolojik durumu değerlendirerek adım atma mecburiyeti hasıl olmuştur.

CUMHURBAŞKANI TALİMAT MI VERDİ?

Dolayısıyla KYK’yla ilgili borçları bu pandemi süreciyle de ilişkilendirmek doğru bir yöntem olacaktır. Bugünlerde yine gündemde, Sayın Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıklamaları var, Sayın Cumhurbaşkanının KYK borçlarının silinmesiyle ilgili bir çalışma talimatı verdiğine dair basında çıkan haberler var. Bunlar kapalı kapılar sardında olduğu için ne derece doğru, çalışmalar ne noktada bunu bilmiyoruz ama 5 milyon kredi borçlusu gencimizi ilgilendiren bir büyük problemle Türkiye karşı karşıya yani buna kulağımızı tıkayamayız, bana ne diyemeyiz, buna çözüm bulmak zorundayız. Niye çözüm bulmak zorundayız? Çünkü iktidar on sekiz yılda istihdam yaratamamış, genç işsizlik yüzde 26’ları, 27’leri bulmuşsa bunun sorumluluğunu iktidarın üstlenmesi lazım çünkü işsizlik ile borç ödeme arasında ciddi bir bağlantı var. Siz istihdam yaratamayacaksınız, iş bulamayacaksınız ama 5 milyon insana dönüp ‘Kardeşim, borcunu öde, borcunu ödemezsen faiziyle alırım, e-haciz getiririm.’ gibi yaptırımlara muhatap kılacaksınız. Böyle bir ‘sosyal devlet kavramı’ olamaz.

KREDİ BORCU KESİLDİKTEN SONRA…

Dolayısıyla, işsizliğin bu kadar artmış olduğu ülkemizde KYK borçlarıyla ilgili yapılandırma kabul edilebilir ama yapılandırmanın ötesinde yeni tedbirler almamız lazım. Bir kere, ilk etapta, faizler tamamen silinebilir, getirilecekse anaparaya yönelik bir yapılandırma getirilebilir. Ama bu da mutlaka ve mutlaka işe giriş tarihiyle bağlantılı olarak alınması gereken bir borç olarak düşünülmeli. Biliyorsunuz, kredi borcu kesildikten sonra, kredi ödemesi kesildikten iki yıl sonra enflasyon oranında bir borç tahakkuk ettiriliyor. Enflasyon oranında tahakkuk ettirilen bu borç ödenmezse bu sefer de yüzde 1,40 oranında gecikme faiziyle faizlendiriliyor. Ne oluyor? Alınan borç 3 katına çıkıyor. Böyle bir borcu bu gençlerimizin ödeme imkânı yok. Dolayısıyla gerçekten sosyal devlet isek bu pandemi sürecinin de birtakım bakış açılarımızı gerçekten değiştirmesi lazım yani gerçek anlamda ‘sosyal devlet’ kavramını Türkiye’de uygulamak mecburiyetimiz var.

20 MİLYON KREDİ BORÇLUSU

Şimdi, dün bir kredi paketi açıklandı. Efendim, kredi borcu vermek, faizle borçlandırmak ‘sosyal devlet’ kavramıyla açıklanacak bir tedbir değildir. 20 milyon kredi borçlusu olan ülkede sosyal devlet, bu tedbirleri alan devlet değildir. Sosyal devlet, vatandaşı rahatlatmak adına, birtakım alacaklarından, iddialarından vazgeçebilme ferasetini, yüreğini gösterebilen devlettir. Saygılar sunuyorum, teşekkür ediyorum. “

KREDİLERDE GECİKME FAİZLERİ

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grubu adına Filiz Kerestecioğlu söz aldı. Kerestecioğlu KYK kredileriyle ilgili şöyle konuştu: “Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2019 yılı sonunda, kullandığı KYK kredisini ödeyemeyen üniversite mezunu sayısı 5 milyona ulaşmıştı. Bu sayının daha da artacağını öngörmek zor değil. Bir de ödenemeyen borçlara aylık gecikme faizi uygulanıyor. Kimi zaman oluşan borcun, alınan kredinin 2-3 katına çıktığını görüyoruz. Vergi dairesi ya da e-devlet üzerinden borçlar yapılandırılabilse de taksitler zamanında yatırılmadığında borç ödenmemiş sayılıyor. Bu durumda borç, gecikme zammı eklenerek vergi dairesine iletiliyor ve ödenmediğinde de icra işlemi başlatılıyor.

GENÇLERE BORÇLANIN DİYORUZ

En son 2019 yılındaki e-haciz düzenlemesinden sonra da düşük ücretli çalışanların maaşına e-haciz yöntemiyle el konulmaya başlandı. Öğrenciliği daha yeni bitmiş, kıt kanaat geçinmeye çalışan, kimisi işsiz kimisi asgari ücretle kendisine bir hayat kurmaya çalışan gençlere sunduğumuz gelecek işte bu: Onlara sadece ‘Borçlanın.’ diyoruz. Bu kredilerin neden ödenemediğini anlamak için aslında bu kredilerin neden alındığını anlamak lazım yani neden onlar bu kredileri almak zorunda kalıyorlar? Öğrenciler, en temel hakları eğitim hakkından mahrum kalıyorlar. Evet, biz onlara ‘Borçlanın.’ diyoruz ve bu gençler, belki kendi alanında çalışmak isteyen bir biyolog, bir kimyager, bir siyaset bilimci bu alanda çalışmak yerine, sırf borçlarını ödemek için servis sektörü gibi uzmanlık alanları dışındaki sektörlerde çalışmak zorunda kalıyor.

GENÇ NÜFUSUN YÜZDE 24.24’Ü İŞSİZ

Üstelik de iş bulabilirlerse şanslı sayılıyorlar. Çünkü 24 yaşa kadar arkadaşlar genç nüfusun yüzde 24,24’ü işsiz. Üniversite mezunu gençlerin işsizlik oranı yüzde 32 ha biz büyüyoruz mu diyorsunuz? Evet, böyle büyüyoruz. İşsizlik gerçekten büyüyor. Üstelik bunlar iş arayanlar, bir de iş aramaktan artık umudunu kesip kayıtlara geçmeyenler, artık iş aramayanlar var ve sürekli bu borçların silineceğine dair bir umut içerisinde yaşıyorlar, her seferinde hayal kırıklığına uğruyorlar. Eğitim sürecinde temel ihtiyaçların devlet tarafından karşılanması lâzım. Borçla eğitim olmaz. O nedenle bizim bu önergede de söyleyeceğimiz son söz şudur: 5 milyon kişi KYK borçlarıyla boğuşuyor, 300 bin kişi hakkında e-haciz işlemi başlatıldı. Tüm öğrenci borçları silinsin diyoruz. Genel kurulu saygıyla selamlıyorum.”

GENÇLER BÜYÜK SORUNLARLA İÇ İÇE

Cumhuriyet Halk Patisi (CHP) Grubu adına Ednan Arslan söz aldı. KYK kredi konusunda konuşan Arslan şu ifadeleri kullandı: “Değerli Milletvekilleri, dünyanın her yerinde gençlik umut demektir, gençlik gelecek demektir, gençlik her alanda gelişme ve yenilik demektir. Ülkemizde ise ne yazık ki gençlerimiz büyük sorunlarla iç içe yaşamaktadır. Genç olarak üniversiteyi kazanırsınız, karşınıza yurt sorunu çıkar, mezun olursunuz, karşınıza iş sorunu çıkar. Resmî verilere göre genç işsiz sayımız yüzde 25’ler düzeyinde. Salgın süreci de düşünüldüğünde bu sayının daha da arttığını söylemek yanlış olmayacaktır.

5 YILDA 1.1 MİLYON GENÇ ÜNİVERSİTE KAYDINI SİLDİRDİ

Üniversite gençliğinin sorunlarını araştırmak için her eğitim öğretim yılında soru önergeleri verdik. Bu önergelerde yer alan sorulardan biri de kaç öğrencinin maddi yetersizlikler nedeniyle kaydının silindiğiydi. İlgili Bakanlıktan gelen cevap ise hepimizin, üzerinde titizlikle düşünmesi gereken düzeyde. 2013-2014 öğretim yılında 135 bin, 2014-2015 öğretim yılında 162 bin, 2015-2016 öğretim yılında 192 bin, 2016-2017 öğretim yılında 212 bin, 2017-2018 öğretim yılında ise 408.948 öğrenci üniversitelerden kaydını sildirmiş; beş yılda 1 milyon 100 bin gencimiz yoksulluk ve olanaksızlıklar nedeniyle üniversite hayatını sonlandırmıştır.

ONLARA SAHİP ÇIKAMIYORUZ

Durum bu kadar vahim iken benzer sorunlar gençlerimiz mezun olduktan sonra da devam etmektedir. Uzun süre iş bulamadıkları için öğrenim kredisini ödemekte zorlanan gençlerimizin öğrenim kredisi borcu nedeniyle maalesef yasal takipleri başlatılmış durumda. Toplam borçlu sayısı 5 milyon civarındadır. Gençlerimiz, uzun zamandır, aldıkları bu kredileri geri ödemekte zorluk yaşıyorlar, bu konuyla ilgili yüce Meclisimizden ilgi bekliyorlar. Çok sayıda genç zorlukla okuyor. Biz, okuyan gençlerimize sahip çıkamadığımız gibi, okulunu bitiren gençlerimize de maalesef sahip çıkamıyoruz.

AYAKLARINDA PRANGA İLE…

Onları hayata, ayaklarında prangayla başlatıyoruz, kiminin 20-25 bin TL civarında borcu var. Bu sayı her sene giderek artmaktadır. Bu gençlerimizin üzerinde devletimizin e-haczi vardır, iş yok, para yok ama haciz var. Bu gençlerin içinde bulunduğu zorluğu düşünebiliyor musunuz? İş bulup çalışsalar bu borcu zaten ödeyecekler. Kimi atanamayan öğretmen, kimi ise farklı meslek gruplarından mezun olmuş ülkemizin geleceği gençler. Yandaş holdinglerin vergi borcunu bir çırpıda sileceksiniz ama sıra gençlerimize geldiğinde hesaplarına haciz göndereceksiniz. Bu hangi vicdana, hangi anlayışa sığar? Gelin bu gençlerimizin sorunlarını araştıralım, çözüm için en uygun yolu bulalım, bu borçların tamamını silelim. En azından başlangıç olarak derhâl faizlerini kaldıralım. Bu, bizim ülkemizin gençliğine ve geleceğine olan borcumuzdur.”

İKTİDARIN YAPTIKLARINI ANLATTI

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Grubu adına Nazım Maviş söz aldı. Maviş konuşmasında iktidarın bugüne kadar yaptıklarını şu ifadelerle anlattı: “Değerli arkadaşlar, biz, on sekiz yıllık iktidarımız boyunca eğitimi ülkemizin hep en önemli meselesi olarak gördük. Eğitime bu ülkenin kalkınmasının, gelişmesinin, nitelikli insan gücüne ulaşmasının yolu olarak baktık. Bu nedenle eğitimle ilgili her konuda cesur ve kararlı adımlar attık. Gençlerimizin yükseköğretime erişimi en temel hedeflerimizden biri oldu. Her ile üniversite açma isteğimizin, KYK yurt sayısındaki artışımızın, yurtlarımızın standartlarının yükseltilmesinin, harçların kaldırılmasının, burs ve kredi politikamızın arkasında bu temel hedef vardı. Bu hedefe dönük politikalarımızda iki temel kriteri esas aldık: Eğitimde fırsat eşitliği, vatandaşımızın üzerinde ki eğitim maliyetini azaltmak. Yaptığımız her işi, aldığımız her kararı bu bakış açısıyla, bu hedefleri sağlamak için yaptık.

HARÇLARI KALDIRDIK

Bu çerçevede üniversite sayılarını artırdık. 2002’de 77 olan üniversite sayısı bugün 208’e çıktı. Harçları kaldırdık, yurt kapasitemizi geliştirdik. Yükseköğrenim yurtlarımız bugün, 774 yurdumuz, 700 bine yaklaşan kapasitesiyle gençlerimize hizmet vermektedir. Ve bugün itibarıyla eğitim öğretimin açık olduğu dönemlerde yurtlarımızın doluluk oranı yüzde 90 ulaşmış ve Kredi ve Yurtlar Kurumunda barınmak için başvuran öğrencilerimizin yüzde 90’ı yurtlarımıza yerleşmiş bulunmaktadır.

KREDİ İMKANLARINI GELİŞTİRDİK

Burs ve kredi imkânlarını geliştirdik. 2002 yılında öğrencilere ödenen aylık kredi miktarı 45 TL’yken 2020 yılına gelindiğinde bu miktar 550 TL’ye çıkmıştır. Yüksek lisans öğrencilerine 1100, doktora öğrencilerine 1550 TL burs ve kredi ödenmektedir. 2002 yılından bugüne kadar burs ve öğrenim kredisi miktarındaki artış yüzde 1.122 olmuştur. 2020 yılı Ocak ayı itibarıyla 1.164 öğrenciye öğrenim kredisi, 420 bin öğrenciye burs olmak üzere toplam 1 milyon 600 bin öğrenci burs ve kredi imkânından yararlanmaktadır.

KREDİ VE TAKSİTLER ÖTELENİYOR

Değerli arkadaşlar, buruda zaman zaman gündeme getirildi. Şunu da çok net bir şekilde ifade etmek istiyorum. Öğrenim süresinin bitiminde iki yıl sonra kredi geri ödemeleri başlatılmaktadır. Ancak, bunu rağmen, herhangi bir öğrencimiz mezun olduktan iki yıl sonra henüz bir işte çalışmaya başlayamamışsa ya da yüksek lisans veya doktora öğrenimine devam ediyor ise veya vatani hizmetini yerine getiriyor ise en geç taksitlerin başladığı ay E-Devlet’ten başvuru yapmak suretiyle işsizlik durumunda bir yıl, öğrenim durumunda da öğrenim süresi bitene kadar zaten borç ve taksitleri öteleniyor. Ayrıca işsizlik nedeniyle her yıl, istediği takdirde henüz bir iş bulamamışsa Sosyal Güvenlik Kurumunda herhangi bir kaydı olmamak kaydıyla burs ve kredilerini erteleyebiliyor.

OY ÇOKLUĞU İLE REDDEDİLDİ

Dolayısıyla, bugün itibarıyla sosyal devlet anlayışımızın bir gereği olarak öğrencilerimizin, gençlerimizin yüksek öğretime erişiminin sağlanması açısından fevkalade güzel imkânlar öğrencilerimize sunulmuş, daha da bu imkânlar artırılmaktadır. Covid süreci içerisinde de kredi ve burs ödemelerine aksatılmadan devam edilmiş ve bu dönem içerisinde de herhangi bir şekilde gecikme zammı ve benzeri uygulamaya gidilmemiştir.” Konuşmaların ardından İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın KYK kredileriyle ilgili meclis araştırma önergesi oy çokluğu ile reddedildi. MHP ve AKP’li vekiller önergeyi hayır oyu verdi.