Ana Sayfa Arama Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Pandemi kilosu ve çözümler!

Diyetisyen Başak Fidan corona virüsü pademisinde ortaya çıkan yeni bir terim olan pandemi kilosunu ve sağlıklı beslenme çözümlerini anlattı.

Diyetisyen Başak Fidan corona

Gündelik hayatın yoğunluğu, modern yaşamın hızı ve hazır gıdaların artışıyla birlikte kilo takibi, sağlıklı bir kilo sahibi olmak gittikçe zor bir hale geldi. Pandeminin gündelik hareketlerimizi de kısıtlamasıyla birlikte, kış kilosu, tatil kilosu derken karşımıza bir de pandemi kilosu çıktı. Pandemi kilosunun temel nedeni ise zaten yeterince bozuk olan beslenme düzenimizin ve uyku düzenimizin daha da bozulması ve hareketsizlik. Diyetisyen Başak Fidan corona virüsü pademisinde diyeti ve Fizyo-Up bünyesindeki çalışmaları anlattı.

DİYET VE SPOR YÖNETİMİ

Başak Fidan şöyle konuştu: “İstanbul Medipol Üniversitesi’nde Beslenme ve Diyetik bölümününden 2019 yılında mezun oldum bu süreç içerisinde Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde de Spor Yönetimi eğitimimi tamamladım. 2020 yılında ise Kocaeli’nde Fizyo-Up bünyesinde diyetisyenlik hizmetlerine başlayıp, danışanlarıma kilo kontrolü ve sağlıklı yaşam konusunda destek olmaya başladım. İşin içine spor yönetimi de girince beslenme ve sağlıklı yaşamı aynı potada eriten bir tarzla danışanlarımla görüşmelerimize devam ediyoruz.

İHTİYAÇ DUYULAN BESİNLER

Aslında diyet dediğimiz konuyu biz sürekli kilo vermeye yönelik bir olgu gibi görüp gözümüzde büyütüyor, korkunçlaştırıyor, bir tür kısıtlamaya çeviriyoruz. Oysa ki diyet dediğimiz husus İngilizce’deki ‘diet’ yani ‘beslenme biçimi’ anlamına geliyor. Dolayısıyla, biz kilo vermeyi öne çıkarmaktan ziyade sağlıklı bir beslenme ve bedenin ihtiyaç duyduğu besinleri eksiksiz sağlamayı önemsiyoruz. Böyle bir davranış geliştirdiğimizde zaten kilo kontrolü gerçekleşmiş oluyor.

FAST FOOD SORUNU

Temelde beslenmeyi düşündüğümüzde çoğunlukla tek tip beslendiğimizi ve bu tek tipin de karbonhidrat ağırlıklı olduğunu neredeyse danışanlarımızın tümünde görüyoruz. Üstelik bu karbonhidratların da sıklıkla niteliksiz karbonhidratlar ve fast foodlardan oluştuğunu, kan şekerimizi ani olarak yükselten ve vücutta uzun süre tutulmadan, bir başka deyişle tokluk hissi yaratmadan vücuttan atılan gıdalar olduğunu görüyoruz. Tabii ki bu gıdaların başında da fast food geliyor. Fast food sadece karbonhidrattan zengin olmasıyla değil aynı zamanda yüksek ve sağlıksız yağ oranıyla da beslenmemizi kötü etkiliyor.

SU TÜKETİMİNİN ÖNEMİ

Tabi fast food hakkında herkes bilgi sahibi ama bunun dışında evde olduğu halde bizi olumsuz etkileyen unsurları gözden kaçırmamamız gerekiyor. Öncelikle yatmadan iki saat önce yemeyi bırakmamız, oturduğumuz öğünlerden nefes alamayacak kadar doyduğumuzda değil, yemeğin hızını yavaşlatarak tokluk hissettiğimiz anda kalkmamız ve bol su tüketmemiz gerekiyor. Zira su tüketmediğimizde hem vücudumuzun dengesine zarar veriyor hem de kilo almaya açık bir ortam yaratıyoruz.

ON SANİYE İÇİN DEĞER Mİ?

Öncelikle kitaplardan okuyarak, bir başkasına verilen diyeti uygulayarak kilo vermeniz mümkün olsa bile bunu sağlıklı bir biçimde korumanız ya da sağlığınızı yitirmeden kilo vermeniz çok mümkün değil. Her bireyin kendi ihtiyaçları, gündelik düzeni ve planı vardır. Diyet bizim savaşmamız gereken bir canavar değil, daha önce de ifade ettiğim gibi bir yeme düzeni ve kucaklamamız gereken bir yaşam felsefesi olmalıdır. Bazen şunu düşünmek bile yeterlidir ‘gereksiz olduğu halde yediğim bir şeyin tadı ağzımda on saniye, vücudumda bir ömür boyu kalacak.’ O halde on saniye için bu sıkıntıyı yaşamalı mıyım.

İŞLENMİŞ ŞEKER VE TATLI

Ya da spor yaptığımızı varsayalım, 1 saatten fazla yürüyor, kendinizi yoruyor ve kalori kaybediyorsunuz… Yediğiniz işlenmiş bir tatlı ve başta beyaz şekerle yapılmış ürünler olmak üzere tükettiğiniz anda bir saatlik emeğinizden fazlasını vücudunuza alıyorsunuz. Bu hiç yemeyeceğiz ya da nefsimizi tamamıyla körelteceğiz demek değil… onu yemek için yaşamayıp, yaşamak için yerken ondan da biraz yiyebiliriz.

KRİZİ FIRSATA ÇEVİRMEK MÜMKÜN

Ne yazık ki çok… başta hareketsizlik ve yemek saatlerinin düzensizliği, kapatılma ve sokağa çıkma önlemlerinin getirmiş olduğu kendini güvende hissetmeme hissi bizde kendimizi yiyerek koruma altına alma mekanizmasına dönüştü. Hareket de ortadan kalkınca elimizde sadece ve sadece alınan kilolar ve bozulan sağlığımız kaldı. Covid’e yakalanan hastaların önemli bir kısmı büyük sorunlar yaşamadan süreci atlatabiliyor ve önlemler çok önemli ancak şunu unutmamalıyız ki aldığımız kilolar ve sağlıksız beslenme bir gün muhakkak bir yerde, bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkacak. Bu sebeple evet çok etkiledi ama bir taraftan ‘krizi fırsata çevirmek de mümkün’ hayatın akış hızı yavaşladığı için daha fazla evde yapılan sağlıklı yemeklere yönelmek, metabolizmamızı ve bağışıklığımızı güçlendirmek için önlemler almak çok kolay.

SEVDİĞİNİZ GIDALARLA SAĞLIKLI BESLENMEK MÜMKÜN

Bu tip öneriler genelde biraz ‘…. ayağınıza geldi’ gibi önerilere benzediği için çok tasvip etmiyor, danışanlarımıza uygun formüller üretiyoruz ama temel formül olarak yediğimizin daha azı, hareketimizin fazlası gibi bir formülün her zaman etkili olduğunu söylemek mümkün. Ben temelde kişinin sahip olduğu kronik hastalıklara uygun beslenme ve kilo kontrolünü haftalık bir düzen içerisinde yapmaya özen gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu bize şu avantajı sağlıyor, her hafta danışanımıza uygun olan beslenme saatleri, öğün çeşitleri ve gıdalar hakkında bilgi alarak doğru ve ideal bir programa beraber ulaşıyoruz. Sevmediklerini çocuğa yediren bir anne gibi ‘hadi bunu ye’ demekten ziyade ‘bunu sevmiyorsan o zaman bir de bunu deneyelim’ yaklaşımını kullanıyoruz. Özetle sevdiğiniz gıdalara sağlıklı beslenmek mümkün, üstelik sağlıklı gıdalarla inanılmaz tarifler de mümkün, biraz püf noktası burası her gün yediğimiz yemekleri sağlıklı hale getirecek püf noktaları sunuyoruz.”