Nöbetçi Eczaneler
Bu haftaya ekonomi yazarak başlamayacaktım.
Farklı şeylerden bahsetmek istedim.
Ama köşemi yazmaya kısa zaman kala yeni zamlar geldi.
Daha 2 gün önce akaryakıta kol gibi zam yapmışlar.
Bugün de el kadar zam yaptılar.
Yok canım değildir diye düşündüm.
Ama baktım ki açıklama Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası (EPGİS) tarafından yapılmış.
Yani bir yanlışlık yok.
Eskiden 10 kuruş 15 kuruş zam gelirdi.
Büyük zam diye verirdik.
Şimdi 1 TL’nin üzerinde zam geliyor.
En az 50 kuruş zam yapıyorlar.
Hem bu zam aralığı gün aşırıya yaklaştı.
PEKİ FİYATLAR NE KADAR OLDU?
EPGİS’in duyurusuna göre, bu gece yarısından itibaren geçerli olmak üzere litre fiyatı benzinde 62 kuruş, motorinde 55 kuruş, LPG’de 57 kuruş zamlanacak.
Böylece benzinin litre fiyatı ortalama olarak 11,61 TL’den 12,23 TL’ye yükseldi.
Motorinin litre fiyatı ortalama olarak İstanbul’da 11,44 TL’den 11,99 TL’ye, LPG’nin litresi 8,70 TL’den 9,27 TL’ye çıktı.
***
Bu tablo beni çıldırtıyor.
Bu zamlar benim kanıma dokunuyor.
Çığlık atasım geliyor.
Bu kadar olmamalı.
Her şey bu kadar pahalı olmamalı.
Bir şeyi de uyguna alıp hayatımızı kolaylaştırmalıyız.
Bu ülke insanı hak ettiği gibi yönetilmediği için hak ettiği gibi yaşayamıyor da.
Yazık.
Çok yazık.
***
Diğer yandan 80 milyonluk ülkede, milyonlarca insanın yaşadığı şehirlerde araçların çalışması, yemek mekanlarının dolu olması, insanların üstüne aldığı çaput gündem oluyor.
Neymiş?
Tablo genelde şöyle:
“Kriz var he? Bu araçlar nereye gidiyor o zaman?”
Çünkü az yakan at arabalarıyla seyahat edilmeli.
“Millette para yok he? Bakın nasıl yemek yiyorlar?”
Çünkü insanlar ağızlarına lokma da koymamalı. Ancak o zaman ekonominin kötü olduğu anlaşılır.
Kış geliyor insanlar elbise alıyor;
“Kriz miriz hikaye. Baksana herkes mağazada”
Çünkü insanlar artık giymemeli. Çıplak gezmeli. (Bak bu işlerine daha çok gelir.)
Bu denli çapı düşük, sıfır zeka pırıltısı olanların yorumları da ayrıca tahammül edilmez seviyede.
Hadi gel de bugün bunları yazma…
YORUMLAR