AKP’leşen MHP ve MHP’leşen AKP

Her şey aslında Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’yle başladı.

Yüzde 50+1, bu oyu alacağına kesin inan AKP dahil diğer tüm partilerin tabiatını bozdu.

İki kutuplu seçim mecbur kılındı.

Artık tek başına seçim kazanamayacağı kesin olan AKP, parça parça partilerle uğraşıp, bir sürü taviz vereceğine; gerekirse milliyetçilik uğruna hesapsız kendisine destek verecek MHP’ye yaklaştı.

15 Temmuz Darbe Girişi’miyle birlikte devletin büyük tehlikelere maruz kalacağını hesapla MHP Lideri Devlet Bahçeli, AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tam destek verdi.

Cumhur İttifakı, artık dönülmez bir yola girdi.

***

Türk milliyetçilerinin bir arada bulunduğu MHP ve İslamcıların büyük bölümünü şemsiyesi altında toplayan AKP, artık birlikte hareket etmeye başladı.

MHP’de zaten büyük ölçüde muhafazakar seçmenden destek alan bir partiydi.

***

AKP’nin MHP’yle yakınlaşmasından AKP büyük bir fayda elde ediyor gibi görünse de çıkarlar hiçbir zaman tek taraflı olmadı.

Çünkü İYİ Parti’yle bölünen MHP’nin kurtarıcısı AKP’den kopup MHP’ye ve Bahçeli’ye sempati duyan seçmen oldu.

Ortada bir ittifak söz konusu olunca; AKP de milliyetçi bir partiye dönüştü.

Öyle ki; devletin ideolojik aygıtları gerek dizlerle, gerek şarkılarla olsun milliyetçi duyguları beslemeye yönelik  yayınlara ağırlık verdi.

Siyaset yöntemi bu iki parti için yeniden belirlenmeye başladı.

AKP, MHP’den etkilenirken MHP de tabii ki AKP’den etkilendi.

***

Kocaeli ölçeğine geçecek olursak; MHP’nin kongreleri tamamlandı.

Her kongre süreci hareketli geçen, bol adaylı yarışlara alışkın olan MHP’de geride bırakılan il ve ilçe kongreleri tek adaylı yapıldı.

Bu adaylara ise AKP’de olduğu gibi MHP’de de genel merkez karar verdi.

Yani genel merkez, delegelere “Benim gösterdiğim adaydan başkasını seçemezsiniz” dedi.

Neden olarak da pandemi gösterildi.

Bir de hiç anlam veremediğim bir karmaşadan söz ediliyor.

Ülkenin karışık dönemine falan vurgu yapılıyor.

Hiç alaka kuramadığım için MHP’lilerin bu söylediklerini dikkate alamıyorum.

Yani MHP’de atıyorum Kandıra’da mevcut aday değilde MHP’li başka bir ismin seçilmesi infial mi yaratır?

Tabii ki hayır.

O zaman?

Şöyle ki; AKP’nin tek adaylı, genel merkez onaylı aday formülü MHP’ye cazip geldi.

MHP Genel Merkezi, otoriterliğini arttırdı.

Parti içi demokrasi ise rafa kalktı.

MHP’deki tablo budur.

AYDIN ÜNLÜ

Konu MHP kongrelerine gelmişken dördüncü kez il başkanı seçilen Aydın Ünlü’ye değinmeden geçmek olmaz.

Kendisiyle tanışıklığım İzmit ilçe başkanı olduğu döneme kadar gider.

Azim ve kararlılıkla, genel merkeze sadakatle Kocaeli’de yeni bir MHP yarattı.

Tüm ilçe başkanları, tüm delegeler Aydın Ünlü’ye yakın isimler oldu.

Kocaeli’de daha uzun yıllar MHP’nin yönetimi Aydın Ünlü ve ekibinde olur.

Yeni dönemde başarılar dilerim.

ÜLKÜ OCAKLARI BAŞKANINI DELEGE YAZMADILAR

MHP Kongresinin dikkat çeken yanlarından biri de Kocaeli Ülkü Ocakları Başkanı Yunus Emre Kurt’un üst kurul delegesi olarak yazılmaması oldu.

Bu durum herkese ilginç geldiği gibi bana da ilginç geldi.

Bugün Yunus Emre Bey’i arayacaktım ki;

Gözüme bir haber ilişti.

Yunus Emre Kurt,  “Milliyetçi Hareket Partisi Kocaeli İl Kongresine, hesapsız, şahsi beklentisiz, fedakar ve namus timsali olan Ülkü Ocağı mensuplarımızla katılım sağladık” demiş.

Ülkü Ocakları zaten bir şey beklemez.

Ama ocak başkanını nezaketen önceki dönemlerde üst kurul delegesi yazdılar.

Yunsu Emre Kurt’a ne kabahat bulundu onu ben de bilemiyorum.