CHP Kocaeli’de değer erozyonu

CHP’lilerin başarıya bakış açısı, başarıdan pay edinip edinmedikleriyle alakalı.

Bir örgüt her sorumluluğunu yerine getirse, siz de CHP’li olarak o çalışmaların içerisinde yer almasanız o zaman o örgüt başarılı değildir.

Yani CHP’de “Ben” savaşı var.

Diğer partilerde yok mu?

Çok fazla var.

Ama CHP’yle yarışacak seviyede değil.

13 -14 yıldır gazetecilik yapıyorum.

Toy zamanlarımda da CHP’nin bu yönüne dair saptamalarda bulunurdum.

Şimdi de benzer şeyler görüyorum.

CHP’de mühim olan partinin başarısı olmuyor.

Maalesef olmuyor.

***

Bunu bir iki isim özelinde genele yorarak detaylandırayım:

Mesela Yakup Törk, Darıca’da seçim kazanmasına ramak kalmıştı.

Partisinin oyunu arttırdı.

Peki sonra ne oldu?

Saf dışı bırakıldı.

Kim tarafından?

İl veya ilçe yöneticileri tarafından.

Seçim kazanmasına ramak kalan bir siyasetçi neden örgütten uzaklaştırılır?

Yerine geçmek isteyen birileri vardır ya da itaat bekleyen üstleri.

Durumun vahametini görebiliyor musunuz?

***

Diğer ve güncel örnek ise CHP Karamürsel Örgütü’nün istifası sonrası yaşanan süreç.

31 Mart Yerel Seçimleri’nde AKP’li İsmail Yıldırım 16 bin 501 oy alarak başkan seçildi.

CHP’nin adayı Ahmet Çalık kaç oy aldı?

Tam 15 bin 74…

Yani gelecek seçimde 700 oy çevirse belediye CHP’ye geçiyor.

Bu zamana kadar böyle bir oy oranı yakalanamadı.

Bu Ahmet Çalık, tefe konuluyor…

Niye? Yerel seçimlere yönelik örgütü kontrol etmek istiyor diye.

Bu denli seçim kazanmaya yaklaşmış bir aday bence en doğal hak olarak yeniden aday olmayı ister.

Bunun için de çalışma yapar.

Ama Ahmet Çalık, hiziple suçlanıyor.

Yeniden aday olmak istiyormuş.

Nasıl istemesin kıl payı seçimi kaybetmiş?

Hem de AKP’lilerin seçim alamayıp transfer ettiği İsmail Yıldırım’a karşı. 

İstiyorlar ki Ahmet Çalık, siyaseti bıraksın.

Var mı öyle şey?

***

Burada verdiğim isimler örnektir.

Yine Derince adayı Sertif Gökçe…

Neredeyse seçim kazanıyordu.

Az farkla kaybetti.

CHP’nin bu isimleri pasifize etmek yerine güçlendirmesi omuz vermesi gerekmez mi?

Seçmenin yönelimi tam olarak değişmeye başlamışken örgütsel hatalarla seçim kaybedilirse ne anlamı var örgüt içi saçma dengelerin…

Benim son zamanlardaki gözlemlerim bu yönde.

Verdiğim isimler, örnek olarak verilmiştir.

Bu örnekler çoğaltılabilir. Benimki somut örneklerle yaşananları yorumlamaktan i,baret.

Yoksa örgüt içi sığ yarışların rüzgarcısı olmak hiç umurumda olmayacak bir şey…

Esen kalın…