Ana Sayfa Arama Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
blank
Akın Ülkü Sevinç

Doğanın Doğası

Dünyamız milyonlarca yıl önce masmavi bir gezegendi. Okyanusları, denizleri, gölleri, ovaları ve ırmaklarıyla yemyeşildi, masmaviydi. Sonra biz insanoğlu dünyaya geldi. Çoğaldı, gelişti ve kentleşti. Gelecekte başına gelebilecekleri düşünmeden hoyratça ve zalimce kullandı dünyayı. Sanayileşti, uçsuz bucaksız ormanları yok etti, gökyüzüne uzanan binalar inşa etti, doğaya zarar veren tesisler ve araçlar üretti. Sonunda bu masmavi gezegen incindi, yıprandı, yoruldu.

6 Şubat günü tarihimizdeki en büyük felaketlerden biri olan ve 11 ilimizi etkileyen Kahramanmaraş depremi bir kez daha doğayla iyi geçinmemiz gerektiğini, fay hatları üzerine, zemini depreme dayanıklı olmayan zeminler üzerine inşa edilen binaların nelere malolduğu gerçeğini bizlere acı bir şekilde hatırlattı.

Depremler, yeryüzünün doğası gereği milyonlarca yıldır sürdüğü gibi, yerküre yok oluncaya kadar sürecektir. Yerkürenin kıtalar ve okyanusları taşıyan katı kabuğuna Litosfer denir. Litosfer ise yekpare tek parça bir kabuk değildir. 12 levhaya bölünmüştür. Bu levhalar, basit bir benzetme ile suyun üzerinde yüzen sal gibi hareket ederler. Üzerinde yüzdükleri katmana Manto denir. Bu katmandaki Magma, iç ve dış çekirdekteki radyoaktif ve ısıl reaksiyonlardan dolayı hareket eder. Bu hareket; aşağı, yukarı ya da yanal olabilir. Volkanları oluşturan ve devasa levhaları hareket ettiren işte bu magma hareketleridir.

Ülkemizi etkileyen levhalara bakarsak; kuzeyimizde devasa bir Avrasya Levhası vardır. Güneybatımızda yine devasa bir Afrika levhası, güneydoğumuzda ise Arabistan levhası vardır. Afrika levhası, kabaca yılda 22mm hızla kuzeye doğru hareket halindedir. Bu hızla sıkıştırarak yaklaşık 65 milyon yıl sonra Akdeniz’i yok edecektir. Öte yanda Arabistan Levhası da yılda yaklaşık 18mm hızla Anadolu levhasını yukarı doğru itmektedir.

Yani bir benzetme ile açıklarsak; Kuzey Anadolu fay hattı ile Doğu Anadolu fay hattı arasında sıkışan Anadolu Levhası, elimizle sıkıştırmaya çalışırken elimizden kaçan ıslak sabun gibi batıya hareket etmektedir.

Bir levha hareketi çok uzun süredir engelleniyorsa orada çok ciddi bir gerilim birikir. Deprem riski gittikçe artar. Mesela bu yeni deprem 510 yıllık bir zorlamanın sonucu gerçekleşen bir hareketti. Olacağı kesin bir depremdi. Bölgeyi yakından inceleyen jeologlar riskin iyice arttığını raporladılar ama kimse dinlemedi alışık olduğumuz üzere. Ancak şu da kesin ki, şu anki bilgi ve teknolojimizle deprem saati ve gününü bilemeyiz.

Coğrafi konumumuzdan dolayı ilelebet güneyimizdeki iki levha bizi sıkıştırmaya devam edecek. Anlayacağınız, bu depremler daima hayatımızın bir parçası olacak.

Doğa karşısında önemsiz ve çaresiziz. Doğanın işleyişi imkan verdiği sürece yaşamımız devam edebilir. Çok çok düşük bir ihtimal ama magmadaki devasa bir konveksiyon hareketi sonucu dünya üzerindeki onlarca volkan aynı anda patlasa, aylar hatta haftalar içinde taş devrine döneriz. Yine aylarla sayılacak sürede insan denen canlı türü yerküreden silinir gider.

Binlerce yıl önce biz insanoğluna masmavi yemyeşil bir dünya teslim edildi. Özellikle son yıllarda, giderek artan boyutlarda felaketlerle yüzleşmek zorunda kalan insanoğlunun doğayla iyi geçinmekten başka yolunun ve şansının olmadığını anlamak zorunda.

Maalesef insanoğlu bu gezegene öyle hor davrandı, hırslarına yenik düşüp öyle zararlar verdiki belkide doğa bizi kendimize getirmek, yanlışlarımızı yüzümüze vurmak için bizi sürekli uyarıyor.

Umarım yaşadığımız son deprem felaketinden sonra gerekli dersleri çıkarır, fay hattı üzerinde olmayan sağlam zeminlere adam gibi binalar yaparız.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ