Gazeteciliğe giriş 1

Şaka şaka…

Öğretmenlik belgem var ama gazeteciliğin daraltılmış teorik safsatalarla öğretilemeyecek bir meslek olduğunu biliyorum.

Kendimi kimseden üstün görmüyorum.

Kimseyi de insani meziyetler ve meslek olarak kendimden büyük görmüyorum.

Kıskanma huyum hiç yok.

Başarılı bulduğum her şeyi de ardından bir hesap barındırmadan dile getiririm.

Bir huyumu çok severim.

Fikirlerimi sonuçları bana zarar doğuracak olsa da eşime dostuma arkadaşıma kim olursa olsun net olarak ifade ederim.

Bu nedenle bana alışkın olanlar bir fikir belirttiğimde ardında kötü niyet olmadığını bilirler.

Kompleksi olan insanlarla ise yakınımda olsalar bile bu yönde bir sohbete girmem.

Kelime israfı kötüdür.

Hatta bazen ekmek israf eder kelime israf etmem.

***

Kocaeli’de gazetecilik çok kısır bir çerçeveye sıkıştırılmaya çalışılıyor.

Güç savaşları gazetecileri habere değil, kişisel mücadelelere itiyor.

Her gün köşelerinden muhteşem “MUHALİF” olduğunu iddia edenler, sadece kendisini gazeteci sananlar, yine kendisini memleketin TERAZİSİ gibi görenler aslında dar çerçevenin birbirine yakın aktörleri.

Kocaeli’de sadece habercilik yapan arkadaşlar da var.

Bu arkadaşlar, siyasetten uzak olan asayiş muhabirleri.

Geri kalanların gözetmesi gereken dengeler var.

Bu dengeler çoğu zaman kişisel kazanım ve husumetleri doğuruyor.

***

Bazen gerçek dünyadan koparak ütopyalarda yaşayanlar da var.

Siyaset, ticaret ve medya girift ilişkiler içinde.

Kimin eli kimin cebinde aslında belli ama herkes poz kesiyor.

Kocaeli’de gazeteciliği;

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ı eleştirmek ve O’na sahip çıkmak arasına sıkıştırmaya çalışanlar; şahıs olarak iyi insanlar olabilirler (Ki bu bizi ilgilendirmiyor ve konumuz değil) ancak mesleki olarak pespayeler.

Biri olanca hıncıyla saldırırken diğer cansiperane koruyor.

Hal böyle olunca kişisel kinler üst üste birikiyor.

Gazetecilik mesleği ise bu komik savaşlara meze ediliyor.

***

Kimseye gazetecilik dersi verecek değilim.

Sonuçta 10 sene yandaş iken aniden “en muhalif” olmadık ki kendimizi kanıtlamak için yırtınalım.

Umurumda da değil aslında.

Ancak Kocaeli’ye yön vermek bazı arkadaşların tekelinde ve çapında değil.

Zaten medyayı tek bir eksende tutmak isteyen ve kendini herkesten zeki sanan çok sayıda ahmak iktidar mensubu siyasetçi -bürokrat varken bir de medya mensuplarının böyle işlere kalkışması bana çok itici geliyor.

Kişisel olarak elbette muhatap olmam ama uzaktan izlemek bile çekilmez bir durum.

“Kocaeli’nin çivisine sizin çekiciniz küçük gelir” diyor bahsi kapatıyorum.

Esen kalın…