Kocaeli Üniversitesi’ni rezil ettiler!

Birkaç yıl önce Kocaeli Üniversitesi’nde üst düzey görevlerden birinde yer alan bir dostumla sohbet ederken dönemin rektörü Sadettin Hülagü’nün öneminden bahsetmişti.

Kabaca, Hülagü’nün her ne kadar Ak Partili de olsa demokrat bir yapısı olduğunu anlatmış ve şu sözlerini not etmemi söylemişti;

“”Sadettin Hülagü üniversitede denge kuruyor. Hülagü giderse yerine gelecek CHP’li rektör bile yalakalık olsun diye üniversiteye, eğitim hayatına, öğrencilere çok büyük kötülükler yapar.”

Bizim hayalimiz, ilerici, aydın, iktidarlara çanak tutmaktansa bilimi önceleyen rektörler elbette.

Bunu ayrı bir noktaya koyarak devam edeyim.

Ben de biliyordum elbette Sadettin Hülagü’nün içinde bulunduğu dönemde üniversite adına en iyi tercih olduğunu.

Dostumun söylediklerine de hemen her siyasi görüşten arkadaşı tanıdığım için hak veriyordum.

Herkes kendi gemisinin derdindeydi…

Hiç hayal kurmaya gerek yok, bizim düşündüğümüz gibi bir rektörün atanması büyük bir ütopya.

Bu sebeple kötünün iyisine razı olmayıp çok daha iyiyi hedeflerken eldekinin de iyiye öykünmesi için çabalamaktan başka çaremiz yok.

Ancak görünen o ki mevcut rektör Zafer Cantürk için iyi adına yapılacak bir çaba maalesef yok.

*

Sadettin Hülagü kentin pek çok kesimiyle iletişim halinde, firik alışverişinde bulunan, kıymetli bir isimdi.

Rektörlüğü sona erdikten sonra Cumhurbaşkanı danışmanı olarak görevlendirildi.

Yerine Zafer Cantürk atandı.

Cantürk de Hülagü ekolündendi.

Tıp fakültesi başhekimiydi.

Tıp fakültesinden atanan bilmem kaçıncı rektördü.

Ancak zaman bize gösterdi ki Zafer Cantürk’ün birlikte yıllarca görev yaptığı isimlerle arasında dağlar kadar fark var.

Ak Partili olmasıyla sürekli eleştirilen Sadettin Hülagü’yü mumla aratan Zafer Cantürk kendi yönetimini kurdu ve adeta diktatörlüğünü ilan etti.

Bunun son örneğini bugün gerçekleştirilen promosyon ihalesinde gördük.

Cantürk’ün rektör yardımcısı Ercüment Çiftçi ihaleyi izlemek isteyen sendika temsilcilerine güvenlik görevlileri ile birlikte saldırıyor.

Yetmiyor, ihaleyi takip edecek olan basın mensuplarını salondan dışarı çıkarıyor.

Bu nasıl bir terbiyesizlik?

Umuttepe’ye yarım saatten fazla yol gelen emekçi muhabirleri salonun dışına göndermek, işlerini yapmalarına engel olmak da nedir?

KOÜ’nün üst yönetimi adeta dökülüyor.

Beceriksizlikleri aldı başını gidiyor.

Sayıştay’a bile konu oldular.

Öğretim görevlileri çiftliğe dönen yönetimde sisteme girmesi zorunlu olan verileri dahi girmiyorlar.

*

Şimdi gelelim skandalın ikinci boyutuna.

Bu kısmı okuyunca Zafer Cantürk ve yönetiminin promosyon toplantısına katılımı neden engellemeye çalıştıklarını daha iyi anlayacaksınız.

*

Kocaeli Üniversitesi’nde promosyon ihalesi 4 yıllık olarak yapılıyor.

2019’da yapılan son ihalenin bu yıl ekim ayında sona ereceği biliniyordu.

Bu sebeple bir promosyon ihalesi yapıldı.

27 bin liraydı en yüksek teklif.

Ziraat Bankası’ndan gelmişti.

Tepkilere sebep oldu.

O dönem belediyelerde alınan promosyonlar örnek gösterildi.

Üniversite yönetimi bankayla anlaşmadı.

Ziraat Bankası’nın yöneticisi “Seneye bu rakamları da bulamazsınız” dediğinde KOÜ’nün pek bilmiş yönetimi ciddiye almadı.

Zaman geçti, promosyon ihalesinin süresi doldu.

Bu ay çalışanların maaşı hangi bankaya yatacak bilinmiyor.

Bu sebeple yapıldı bugünkü yeni promosyon ihalesi.

Üniversite yönetimi gelen 2 teklif ile adeta rezil oldu.

İhalenin şartnamesini değiştirdikleri için Ziraat Bankası, Yapı Kredi ve QNB Finansbank teklif bile vermedi.

Türk Ekonomi Bankası (TEB) ve Akbank birer teklif sundu.

Akbank’ın 17 bin 800 liralık teklifi sonrasında TEB 19 bin TL teklif verdi.

Rakamlara bakar mısınız?

Öngörüsü olmayan, piyasalardan bihaber üniversite yönetimi Ziraat Bankası yöneticisinin uyarısını bile görmezden geldi.

Üniversite çalışanlarının 10’ar bin lirasını bir anda hiç etmiş oldular.

Bugünkü sinirleri, bugünkü yasaklamaları, bugünkü diktatörlükleri bundandı.

Bir de tabi duyduğuma göre Ercüment Çiftçi’nin hiçbir korkusu kalmamış üniversitede.

Çünkü istifa ediyormuş.

Özel bir hastane açacaklarmış.

50-60 bin lira profesör maaşıyla özel hastane açmak büyük bir mali başarı.

Kendisini tebrik ediyorum.

Fakat küçük bir uyarım olsun kendisine.

Bugünden bu kadar kötü anılmak için çabalamasına gerek yok.

Tamam istifa ediyormuş, tamam üniversiteden gidiyormuş ama bu korkusuz olmak yerine tevazu sahibi olmayı gerektirmez mi?

Biraz daha ılımlı olsa da kendisini iyi ansalar fena mı olur?

*

Kocaeli Üniversitesi bu kent için çok değerli bir kurum.

Bugün imkanım olsa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yalvarır, yakarır yeni bir rektör atamasını isterdim.

Zafer Cantürk’le bugüne kadar kaybettiğimiz zaman bile fazla.

Yarın çok daha geç olur, çok daha geri dönülmez sonuçlarla karşılaşabiliriz.

Böyle basiretsiz yönetim olmaz.

Hadi benim imkanım yok, cumhurbaşkanını göremem.

Fakat görebilen bir milletvekili, bir eski danışman, bir eski rektör var; Sadettin Hülagü.

Eminim Sadettin hoca üniversitede olanlardan da haberdardır.

Dilerim vicdanının sesini dinler ve benim yapamadığımı yapar, bu diktatör yönetimin değişmesi için Ankara’da konuşması gerekenlerle konuşur, fısıldaması gerektiği yerlere fısıldar.