TÜPRAŞ mı büyük işçiler mi?

Sebahattin Aydın’ın TÜPRAŞ’ta vardiya-servis saati değişiklikleri ile gece saatlerinde uyanmaya ve sabah saat 05.30’da servise binmeye zorlanan işçilerin durumunu değerlendirdiği köşe yazısıdır.

Türkiye’nin vergi rekortmeni en büyük kurumu TÜPRAŞ, işçilere emeklerinin karşılığını vermeye gelince eli en sıkı kurumlardan biri oluyor.

Koç ailesinin dev firması TÜPRAŞ’ta bir haftadır devam eden eylem var.

Pandemi falan derken vatandaşın gündemine bu tür eylemleri sokmak zor.

Çünkü herkes kendi derdine düşmüş durumda.

Düşünsenize TÜPRAŞ gibi dev bir fabrikada bir haftadır eylem olacak ama kimsenin gündeminde olmayacak.

***

Koç Holding’in 3 yıllık sözleşme, yüzde 6 zam, vardiya sisteminde değişiklik ve mazeret izinlerinin azaltılması dayatmaları toplu sözleşmelerde en büyük dayatma olmuştu.

Yüksek Hakem Kurulu, TÜPRAŞ lehine karar açıklamıştı.

Yüzde 20 enflasyonun olduğu yerde TÜPRAŞ işçisinin payına düşen yüzde 6 zam oldu.

Fakat ücrette istediğini alan Koç, vardiya sistemindeki inadından vazgeçmedi.

İşçiler ise “Yeter artık” diyerek eylemlerine başladı.

***

TÜPRAŞ’ta çalışma koşullarında işçi aleyhine yapmak istediği değişiklikler, kabul edilecek cinsten değil.

Vardiya ve servis saati değişiklikleri ile çalışanlar, gece saatlerinde uyanmaya ve sabah saat 05.30’da servise binmeye zorlanmaktadır.

Bu kölelik anlayışından başka bir şey değildir.

İşçiye “paranı ben veriyorum. Sana gece uykusu da yasak” demektir.

Nerede insanca çalışma şartları?

İşçinin üzerine bu kadar gitmek müthiş amatörce değil mi?

Koç gibi dev ve kurumsal bir yapıda yönetici olan akıl, nasıl böyle işçiyi tahrik edecek bir uygulamaya cüret eder anlamak mümkün değil.

***

Yakışıklı Ali Koç, “Eşitsizliği gidermek için kapitalizmin ortadan kalkması lazım” demişti.

Kapitalizm sihirli değnekle ortadan kaldırılmaz.

Önce kapitalizmin dayatmalarını oratadan kaldıracaksınız.

Önce Kapitalizm’in Türkiye şubesi Koç’ta bu fikri hayata geçireceksiniz.

Kendinizi işçilerden, işçinin kararlılığından büyük görürseniz kaybeden siz olursunuz.

Ne siz, ne milyar dolar ciro yapan fabrikalarınız hiçbir işçinin saçının telinden kıymetli değilsiniz.