İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, Tavşentepe’deki hastane yolu üzerinde yapılan çalışmalarda İzmit Belediyesi Fen İşleri Müdürü Burak Güreşen ve İzmit Belediyesi çalışanlarının, Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından darp edildiği anları paylaştı. Hürriyet, daha sonra da çalışmanın yapıldığı alana giderek, açıklama yaptı.

İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet Tavşantepe’de yaşanan olayla ilgili olarak yaptığı açıklamada; “Bu sabah ne yazık ki çok nahoş olaylarla güne başlıyoruz. Şu anda Tavşantepe bölgesinde hastane yolu üzerindeyiz. Herkesin bildiği üzere seçimden 3 ay öncesinde burada cami ziyareti yaptığımızda yurttaşlarımız, ‘Burada bir patika yolu var hem karanlık hem çok kötü. Biz dolanarak hastaneye gitmek istemiyoruz. Buraya bir yol yapalım’ dediler. Biz de hemen ertesi gün ekiplerimizi getirdik bu yolu çok güzel bir şekilde genişlettik. Aydınlatma konusunda SEDAŞ yardımcı olmadı ama geldik hemen güneş enerjili lambalarımızı yaktık. Hem yolu stabilize ettik hem aydınlatma sorununu çözdük. Ardından da özellikle yolun belli bir yerine kadarı bizim sorumluluk alanımız, belli bir yerden sonrası da hastanenin alanına giriyor. Hastaneye yazı yazdık, hastane olur verirse hem o kapının oradan düzgünce açılması, hem de yolun yukarıdan aşağıya yapılmasıyla ilgili biz gereğini yapacağız dedik. Yazımızı da yazdık, hastaneden cevap beklerken seçim geçti. Seçimden sonra bir baktık Büyükşehir tarafından merdiven kısmı kapatılmış. Hemen ekiplerimizi getirdik ve o merdiveni açtık. Sonrasında da bilgi verdik. Dedik ki hastane bu duvardan bize izin verirse o yolu da merdiveni de açarız. Haber beklerken, bu sabah paldır küldür bizim sorumluluk alanımızda ve bizim 3 aydır emek verdiğimiz, burada çalışma yaptığımız yerde, sabah Büyükşehir iş makineleri bu yola geliyor. Yolu baştan kapatıyor ve bizim ekiplerimizi sokmadılar. Bir de üzerine bizim Fen İşleri ekibimize fiziki saldırıya kadar varan bir burada mücadele yaşandığını gördük. Hemen akabinde bütün ekiplerimizle birlikte buraya geldik. Uzun dönemdir burada görmeyen, duymayan, bu hizmeti yapmayan Büyükşehir, sırf İzmit Belediyesi ile sinsi sinsi uğraşsın diye, sırf İzmit Belediyesi yapmıyor, biz yaptık algısını yönetmek adına ve merdivenin rövanşını burada yaratmak adına, meclis üyesi İbrahim Efe’nin de burada kışkırtmasıyla, ekiplerimizi dövdürtmesiyle, burada fen işleri ekibime ciddi bir müdahale yaptırmasıyla burada çok nahoş olaylar yaşandı. Sorumlu idarecileri bu sorumsuzlukları yüzünden kınıyorum.

“BÜTÜN YASAL HAKLARIMIZI KULLANACAĞIZ”

Burada madem çalışma yapılacaktı bize bilgi neden verilmedi. Çalışma yazınız var mı diyoruz, yok. Büyükşehir alanlarına biz girsek siz ne yaparsınız diyoruz onda da cevap yok. Buradaki niyet iyi niyet değil. Biz hizmeti engelleyen bir anlayışta hiç olmadık. Hep göreve geldiğimizden beri uzlaşı diyoruz. Bizim sorumluluk alanlarımızda yazı yazın veya telefon edin. Biz Büyükşehir’in bu hizmeti sunmasından asla gocunmayız. Ama bu hizmet birbirimize üsttencilik ya da sinsi sinsi bir sıkıştırma planı yapmaksızın ve darp olayına müsaade etmeksizin yapılsaydı. Biz Büyükşehir’in amacını gördük. Buyursunlar gelsinler yapsınlar. Ama bugün fen işleri müdürümüze ve çalışan ekibime fiziki müdahaleye, darba ve onların dövülmesine kadar olan bu olay için bütün Büyükşehir yöneticilerine ve Büyükşehir Belediye Başkanı’na çağrıda bulunuyorum. Bunun hesabını soracağım. Bunun hesabını hiçbir ekibime ve müdürüme asla fiziki müdahaleyi kabul etmiyorum. Bu konuda gereken bütün yasal haklarımızı kullanacağız. Ama bundan sonrası için çok rica ediyorum, uzlaşı istiyoruz. Bize haber verilmesini ve birlikte iş yapılmasını istiyoruz. Beraberce neden hizmet edemiyoruz? Beraberce hizmet etmek istiyoruz. Biz teşekkür etmeye varız. Biz seve seve beraberce iş yapmaya hazırız. Ama bugün bu yapılan gerçekten sinsi bir plan. Bugün bu yapılan bizi toplum önünde küçük düşürmeye dönük, organize olunmuş bir olay. Büyükşehir ekipleri paldır küldür bizim alanımıza giriyor ve yolu kapatıyor. Benim ekiplerim de asfalt hazırlığı yapmak üzere burada bu manzarayla karşılaşıyor. Bizim ekiplerimizi bizim alanımıza sokmuyorlar ve üzerine de benim arkadaşlarımı darp ediyorlar. Bu gerçekten kabul edilebilir bir şey değil. Bu doğru bir şey değil. Artık bu üsluptan Büyükşehir’in bir an önce dönmesi gerekiyor. Fen işleri müdürüm ciddi bir darba uğramıştır. Bu kabul edilebilir bir durum değil.

“BÜTÜN ANA CADDELERE SEVE SEVE GİRECEĞİM”

Biz buradaki mücadelemizi burada bırakmayacağız. Bundan sonra da Büyükşehir’e çağrı yapıyorum. Ben de sizin alanlarınıza hiçbir belge vermeden, hiçbir yazı yazmadan gireceğim. Örneğin İnönü Caddesi sizin alanınız. Geçenlerde dubaları boyamak istedik onu bile yaptırmadınız. Bize bu konuda fırça attınız. Ben de o zaman bundan sonra İnönü Caddesi’nin bütün kaldırımlarına ve yoluna giriyorum o zaman. Bütün ana caddelere ben de seve seve gireceğim. Zamanında bayrak astırmadınız bizim alanımız diyerek. O zaman bundan sonra ben de her yere bütün bayraklarımı asmaya devam edeceğim. Bundan sonra kimse engelleyemeyecek. Bir şey rica ediyorum. Lütfen uzlaşalım ve beraber hareket edelim. Biz bu konuda asla erinmeyiz. Teşekkür etmekten de asla gocunmayız. Sonuçta seçilmiş bir belediye ve belediye başkanı var. Her iki belediye de bu şehre hizmet etmek için var. Dolayısıyla birbirimize nezaket gereği bilgi vermek çok zor olmasa gerek diye düşünüyoruz. Bundan sonra biz yine yapıcı tarafımızı devam ettireceğiz. İnşallah bu uzlaşı arayışımızı iktidar olgunluğuyla inşallah cevap gelir. Biz bu konuda gerçekten bu yaşananı bir kez daha halkımız görsün diye halkımıza şikayet ediyoruz ve bu konudaki yasal haklarımızı arayacağımızı duyuruyoruz.

“BU KADAR SAVAŞA NE GEREK VAR?”

Burada AKP meclis üyelerinin yaptığı şovu da unutmayacağım. Videolarını yayınlayacağız. Kendilerini nasıl yere atarak ‘Beni darp ediyorlar’ diye bas bas bağırdığını şaşkınlıkla izledik. Sayın İbrahim Efe’nin burada kendini yerlere atarak ‘Beni dövüyorlar’ diye bağırdığını gördük. Tuhaf bir olay yaşadık sabah sabah. Ne gerek var bunlara? Beraberce hizmet varken, bu kadar savaşa bu kadar sıkıntıya ne gerek var? Lütfen buradan sağ duyu çağrısı yapıyorum. Beraberce hizmet etmek çok zor bir şey değil. Biz teşekkür etmeye hazırız. Beraberce kurdele kesmeye de hazırım. Bunda da hiçbir kaygım ve gocunmam olmaz. Buyursun Büyükşehir bizim alanımızı yapsın. Ben bundan memnun olurum. Aylarca neredeydiniz demem. Aylarca bu yolu görmediniz mi demem. Yapılan her iş iyidir. Yapılan her iş vatandaşın lehinedir. Hizmeti biz her zaman destekler ve onaylarız. Sonuçta milletin parasıyla yapıyoruz. Büyükşehir de babasının parasıyla yapmıyor. Bu operasyonu milletimiz de gördü anladı diye düşünüyoruz. Biz bu operasyonlara alıştık ama takipçisi olacağız. Milletimiz görsün ve bilsin diye de buradan ilan ediyoruz. Buradan anlatmaya çalıştık.

GENÇTÜRK, “KÖTÜLÜKLE MÜCADELE EDİYORUZ”

CHP’li Meclis Üyesi ve Grup Başkanvekili Nazım Gençtürk, “Biz bu kente hizmet etmek için görev alan siyasileriz. Fakat bizim işçilerimiz darp ediliyor. Bunu ne kadar büyük bir durum olduğunu ilerleyen süreçte herkes görecek. Bunun karşılığının da büyük olduğunu herkes görecek. Kimse görevinin başında bir emekçiye saldıramaz. Hele ki bir siyasinin saldırıya ön ayak olma hakkı yok. Burada organize kötülük var. Bu kötülük Fen İşleri Müdürlüğümüze sirayet etti. Biz sadece hizmet mücadelesi vermiyoruz kötülükle mücadele ediyoruz. Bu sürecin takipçisi olacağız” şeklinde konuştu.

“HEPİMİZ DARP EDİLDİK”

İzmit Belediyesi Fen İşleri Müdürü Burak Güreşen konuyla ilgili, “Biz burada hafta sonu asfalt yapmak üzere program yapmıştık. Önce yolu düzeltip asfalt çalışması yapacaktık. Sabah buraya geldiğimizde Büyükşehir ekipleri de gelmiş. Bizim kamyonumuzu almadılar ve durumu sorduk. Yazı istediğimi söyledim. Sonuçta biz burada kamu görevlisiyiz. Yazı yok. Muhtarın da haberi yok. Sonra okul görevlisi çıktı bize niye haber vermediniz dedi. Sonra bize yumruk atıp aşağı kadar sürüklediler. Birden ortalık karıştı. Hepimiz darp edildik. 12 senedir belediyede çalışıyorum böyle bir şey görmedim. Yetkili çağırıyorum kimse yok. Hepsi birden ekibimize saldırdılar. Ne diyeceğimi de bilemiyorum açıkçası. Ben herkesin adına İzmit halkından özür diliyorum.”