Ana Sayfa Arama Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
blank
Uğur Enç

CHP!

Çok büyük bir salgın var sokakta.

Corona virüsü kadar öldürücü olmadığı için duymuyoruz fakat onun kadar yaygın ve tedbir almamız şart.

Hastaneler dolmuş.

Acil servislerde her gün binlerce vaka var.

Grip gibi başlıyor.

Sonrasında yoğun bir öksürük.

Derken kusma.

Hayatı çok olumsuz etkiliyor.

Ben kolay kolay hasta olmam.

Hasta olduğumda da çok çıt kırıldım bir yapım var, yatak döşek yatarım.

Bahsettiğim bu grip beni vurmadı.

Ancak Devrim Ekim’i neredeyse bir aydır esir aldı.

O benim gibi değil.

Hastalığı genel olarak ayakta atlatır.

Yatarsa gerçekten çok ağırlaşmıştır.

Son bir iki gündür kusmalar başladı.

Hastane kapılarında süründük biraz.

Bugün çok daha iyi.

Hal böyle olunca ne video çekebildim, ne köşe yazabildim dün.

Affola…

*

Bugün yine CHP’den bahsedeceğiz maalesef.

CHP’nin içinde bulunduğu hal ile kendi halet-i ruhiyemi denklemek için The Who’dan Baba O’Riley dinliyorum şu an.

O karmaşayı, o çaresizliği çok iyi anlatıyor müziğin in kakafonisiyle.

Sözleri de CHP’nin Kocaeli’deki anlık durumuna pek bir yaraşıyor.

Out here in the fields

I fight for my meals

I get my back into my living.

 

I don’t need to fight

To prove I’m right

I don’t need to be forgiven.”

*

Cumhuriyet Halk Partisi aslında bildiğimiz gibi.

Kargaşa, koltuk kapma mücadelesi, her gün yenilenen mevziler, sürekli değişen saflar, hiç bitmeyen umut.

Ben bunlardan bahsetmeyeceğim.

Malum dün Parti Meclisi toplantısı gerçekleştirilecekti.

Bu toplantı öncesinde CHP Kocaeli İl Başkanı Bülent Sarı genel merkeze gitti.

Derken peşi sıra haberler düştü ajanslara.

Bülent Sarı’nın görevden alındığı, son anda vazgeçildiği filan anlatıldı.

Bir işin doğrusunu öğrenecekseniz kesinlikle o işin tarafına sormayacaksınız.

Sizi yanıltır, manipüle eder.

Olayın doğrusunu tarafı yerine tanıklarına soracaksınız.

Ben de öyle yaptım.

Anlatayım…

Bülent Sarı ve. Kocaeli milletvekilleri CHP Genel Merkezi’ne gidiyor.

Malum kurultaydan sonra araları açık genel başkanla.

Bülent Sarı’nın genel başkana ilk ziyareti olacak bu mesela.

Milletvekilleri de mecliste görüşebilmişti bir salı günü birkaç dakikalık fotoğraf boşluğunda.

İlk uzun görüşme olacak kısmetse bu görüşme.

Randevuları var mı yok mu netleştiremedim.

Ancak araya kaynamak istediklerini öğrendim.

Çünkü sıra var.

Çünkü genel başkan Özgür Özel günlerde işi gücü bıraktı 81 ilden adaylık için gelen aday adaylarını yahut onların hatırlı yakınlarını dinliyor.

Derken bizim Kocaeli ekibinin kapıdaki bekleyişi uzuyor.

Milletvekilleri kağıda bekliyor.

Ancak Bülent Sarı biraz ters insandır.

Tanıyanlar bilir.

Kafası atıyor.

“Bu kadar saat kapıda bekletilir mi” diyor ve çıkıyor genel merkezden.

Bir süre sonra Özgür Özel Kocaeli ekibini odaya çağırıyor.

Bakıyor Bülent Sarı yok.

Soruyor “nerede” diye.

“Gitti” diyorlar…

*

Evet şaka gibi.

Bülent Sarı’nın memleket damarı tutuyor ve gidiyor.

Özgür Özel haliyle bu duruma bozuluyor.

Sonra araya bizim milletvekilleri değil de hatırlı kimseler giriyor.

Bülent Sarı ile Özgür Özel’in arası yeniden yapılıyor.

Özel Bülent Sarı’yı telefonla arıyor ve iyi geçen bir konuşma yapıyorlar.

Özel tabi bunları babasının hayrına yapmıyor.

Bütün hesaplar yerel seçim sonrası için.

Malum herkes bir kurultay bekliyor yerel seçim sonrası CHP’de.

Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu ekiplerine karşı kendi ekibini güçlendirmek istiyor.

Kocaeli il başkanı Bülent Sarı’nın kimsenin ‘adamı’ olmadığını biliyor.

Kendi ekibine alabileceğini düşünüyor ve ‘kurultayda bana oy vermediniz’ ön yargısını bir kenara bırakarak iletişim kurmaya başlıyor.

Ancak aynı durum milletvekilleri için geçerli değil.

Özgür Özel ve yakın çalışma ekibi bizim milletvekillerinin adı her geçtiğinde bir irkiliyor.

Gördüklerinde de sanki düşman görmüş gibi oluyorlar.

Bu durum yerel seçimlerden sonra değişir mi bilemem.

Bir sonraki genel seçime yıllar var.

O zaman kadar CHP’de genel başkan bile değişebilir.

Bunlar bugünün konusu değil.

*

Geleyim aday adaylıklarına.

Malum dün gerçekleştirilecek adaylıklarla ilgili PM toplantısı iptal edildi.

Adaylıklar için CHP PM’si haftaya toplanacak.

Bunun iki sebebi var, birincisi Özel ve İmamoğlu’nun belli adaylar üzerinde henüz uzlaşmamış ve hatta tartışma yaşamış olması.

Bir diğer sebep ise hafta sonu açıklanacak Ak Parti adaylarını beklemek…

Bu iki sebep de Kocaeli’deki sonuçları değiştirmiyor.

Kocaeli’de masada hala daha İzmit Belediyesi’nin adayı mevcut başkan Fatma Kaplan Hürriyet.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi için ise anlıyorum ki Mustafa Sarıgül artık talipli konumda.

Dün akşam iki televizyon programına katıldı ve her iki programda da ne tesadüfse aynı soru soruldu kendisine ve neredeyse aynı cevabı verdi.

Açık açık “Özgür Özel beyciğim bana Kocaeli’ye aday deyin” diyerek seslense anca bu kadar net anlaşılabilirdi.

Mustafa Sarıgül Kocaeli için televizyonları filan da kullanmaya başladıysa Ankara’da da kulis yapıyordur.

Yaklaşık bir ay önce yakın ekibiyle görüştüğümde Kocaeli için bir düşüncesi olmadığını söylemişlerdi.

Demek ki bir şeyler gördü.

Seçimi kazanmaktan filan bahsetmiyorum ben.

CHP’de bir adaylık okuyacaksanız, yahut herhangi bir açıklamanın alt metnine bakacaksanız mutlaka kurultayı öncelemelisiniz.

Mustafa Sarıgül Kocaeli’de aday olarak genel merkeze diyetini ödemek istiyor olabilir.

Malum çok sert bir şekilde Kemal Kılıçdaroğlu’nu desteklemişti.

Kılıçdaroğlu ve beraberindekilerden “Görünür olun, sahada olun. İlk kurultayda geri döneceğiz” talimatı da almış olabilir.

Ama öyle ama böyle Kocaeli’ye aday olursa siyasete renk katacağını düşünüyorum.

Kentin üzerindeki ölü toprağını kaldırabilir.

Kentte gerçek bir seçim havası yaratabilir.

Aksi halde zaten tek kale maç izleyeceğiz.

Maç yine tek kale olur da Sarıgül’le, en azından sahne şovu olur, seyir keyfi olur.

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ