Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Şubat Ayı toplantısı dün gerçekleştirildi.
149 gündem maddesi görüşüldü.
Gereksiz tartışmalar yaşandı, sesler yükseldi.
CHP Grubu’nun lideri konumunda İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet var.
CHP’li diğer belediye başkanları malum ağzını açıp da iki kelam edemiyor.
Hürriyet grubunu yönetiyor, büyükşehiri karşısına alıyor, büyükşehirle kendisinin rakip olduğunu herkese gösteriyor.
Dün de benzer şeyler yaşandı.
Mehmet Ümit Küçükkaya kürsüden bir konuşma yaparak İSU’ya arsa satışlarını eleştirdi.
Küçükkaya’nın baktığı nokta yanlış değil.
İSU’ya satılan arazilerin metrekare fiyatı Artvinliler Derneği’ne satılan araziden 5 kat daha fazla imiş.
Belediye kendi kurumuna, Artvinliler Vakfı’na sattığından 5 kat pahalıya arsa satmış.
Küçükkaya dedi ki; “Arsaları çok daha ucuza satsaydık da aradan doğan fiyat farkı Kocaelililerin su faturalarına indirim olarak yansısaydı.”
Güzel bir öneri.
Ancak karnından konuşan, muhalefetini vatandaşa yayamayan CHP’liler bu öneriyi de hiç etti.
Dün konuşuldu, henüz kulaklara değmeden eridi, unutuldu gitti.
*
Bugün CHP Kocaeli İl Başkanı Bülent Sarı’nın bir basın açıklaması yapacağı duyuruldu.
Geçtiğimiz haftalarda da benzer bir duyuru Gölcük ve Kartepe’de yaşanan sorunlar için yapılmıştı.
Herkes il başkanı konuşsun diye beklerken Bülent Sarı birkaç cümle kurmuş, topu daha sonra taca atmıştı.
İlçe başkanları ise lafı gevelemişti sadece.
Bugün de benzer bir durum yaşandı.
Sarı konuşacak sandık, Hürriyet aldı eline sazı anlattı da anlattı.
Fatma Kaplan Hürriyet’in Artvinliler Vakfı’na satılan arazi ile derdi var.
Bu derdin iki aşaması var bana sorarsanız.
Birinci aşama vakfa arsa satılırken çok düşük fiyat verildiği iddiası.
Bu konuda haklı olabilir.
Ben de daha önce bu konuyu uzun uzadıya eleştirmiştim.
Bütün Artvinliler sıraya geçmiş, kulaklarımı çınlatmıştı.
Ben hiçbir vakfa belediyelerinin yardım etmemesi gerektiğini düşünüyorum.
Vakıf kendi ayakları üzerinde duramayacaksa kurulmasın.
Vakfı yönetenler sırtını belediyelere dayamasın.
Sadece vakıflar da değil, dernekler ve benzerleri de aynı benim için.
Belediyeler kendi siyasi görüşlerine yakın kuruluşlara yardım ediyor.
Daha sonra gelen farklı bir parti yönetimi o kuruluşlara yardımları kesiyor, kendi kuruluşlarını öne çıkarıyor.
Bu durumu kabul etmem mümkün değil.
Bugün Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nde eleştirilen ne varsa CHP’li belediyelerde de var.
Onlar da kendilerine yakın derneklere, vakıflara her türlü kolaylığı sağlıyor.
İzmit Belediyesi’nde pek çok önemli ismin tek bir dernek geçmişi olması filan…
Neyse, bu konulara girmeyelim.
*
Derdin birinci aşamasını anlattım.
İkinci aşamasında ise Harun Özgür Yıldızlı var.
Yıldızlı malum Artvinli.
Artvinliler Vakfı’na yapılan arsa satışını da destekliyor.
Kendisinin aksi yönde hiçbir açıklaması yok.
CHP Grubu’nu yöneten Fatma Kaplan Hürriyet’in Artvinliler Vakfı arsa satışı konusunda bu kadar sert olmasının sebeplerinden biri de bu bana sorarsanız.
*
Şimdi tekrar meclis toplantısına dönelim.
Dünkü toplantıdaki tartışmaları filan saymazsak CHP’lilerin elinin en dolu olduklarını düşündükleri konu EDS’ler idi.
Bir konuşma yapıldı ki mecliste aklım almadı.
Meclis üyesi Hakan Korel kürsüye çıktı, elinde kağıtlar, çok önemli bir konuşma yapacakmış gibi gerildi, gerildi…
Körfez’de kurulu olan EDS’lerde servis araçları için hız limitinin 70 kilometre olmasını eleştirdi.
“Biz” dedi, “70 kilometre sürati” dedi, “hızlı bulmuyoruz” dedi.
Hız sınırının servis araçları için de 90’a çıkarılmasını istedi.
Bunu uzun uzun konuştu, anlattı.
Sonra Fatma Kaplan Hürriyet söz aldı, EDS’lere ilçe belediyelerinin de ortak olmasını, para kazanmasını istedi.
*
Kocaeli’nin pek çok sorunu var dostlar.
Pek çok önemli gündem maddesi var.
Bunlar dururken EDS’lerden bahsetmek bana biraz akıl tutulması geliyor.
EDS limitlerinden ben çok memnunum.
Benim derdim EDS’lerle yeterli denetim sağlanamaması.
Çok daha fazla EDS kurulmalı.
EDS’lerle şehir içerisinde hatalı park eden araçlar da denetlenmeli.
Bir ara Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin bir minibüsü vardı.
EDS denetimi yapıyordu.
O minibüs hala duruyor mu bilmiyorum.
Ancak duruyorsa bile sayısı artırılmalı.
Onlarca minibüs her gün trafik kurallarına uymayan araçlara ceza kesmeli.
Hepsinden önce belediye İzmit Marina’da bulunan küçük açık otoparkı denetlemeli.
2 park alanının ortasındaki yola park eden araçlar her gün büyük sıkıntı yaratıyor.
Bu sıkıntılar çözülmeli.
Ben de ceza yiyorum zaman zaman.
Bu cezalar her geldiğinde mutlu oluyorum.
Demek ki denetim var diyorum.
Var ama yetersiz.
*
70 kilometre hızlı değil diyenlere ise Youtube’da 70 kilometre ile meydana gelen kazaların videolarını izlemelerini öneriyorum.
Başkaca bir önerim de yok muhalefete.
Ne önersek boş.
Gölcük büyük rant skandalıyla çalkalanıyor.
Hisareyn’de kaçak lojistik tesis işliyor.
İlçe belediyesi mühürlemiyor.
Her ay milyonlar dönüyor.
Ancak bir CHP’li de çıkıp mecliste büyükşehire “burayı mühürleyin” diyemiyor.
2 meclis geçti Gölcük Hisareyn’deki skandalın üzerinden.
Biz yazdık da tarım müdürlüğü 1.7 milyon lira ceza kesti.
Biz yazdık da Gölcüklü CHP meclis üyeleri konuştu, suç duyurusunda bulundu.
Bu konunun büyükşehir meclisine taşınması için ne olması gerek?
Muhalefetin muhalefet yapabilmesi gerek.
Ancak onların derdi başka gibi geliyor artık bana.
Birileri kendi parlatmanın derdinde.
Birileri birileriyle hesaplaşma derdinde.
Her şey göstermelik.
Her şey kameralar için düzenlenmiş.
Vatandaş için muhalefet ise, kentin yeşil alanlarını korumak için muhalefet ise çok büyük bir hayal hepimizin gönlünde yatan…

Onlar mecliste hisareyni konuşmadıkça kahroluyorsun ama derdin yeşillik tabiat falan değil onu da biz biliyoruz 🙂
Gün ola harman ola, derler bizim orda.
Bir de;keser döner sap döner, bir gün hesap döner,derler.
Kocaeli ilinde, artık aldığı göç nedeniyle,Kocaelili kalmadı,haliyle kentin sahibi de kalmadı.milletvekilleri Erzurumlu Karslı Artvinli vb.bürokratlar Trabzonlu Rizeli Gümüşhaneli vb.siyasetçisi bilmem nereli,dolayısıyla bu şehir parsellenip duruyor.önemli bir konumda da olduğu için,sahibi de olmadığı için, sanayi, depolama,geri dönüşüm,hurda,kimya ne ararsan var,bitmez de.Durum bu kardeşim.