Emek düşmanlığı!

Yaygın anlamda Türkiye’de bilinen siyaset sermayenin emrindedir.

Büyük ölçüde emekçilere karşıdır.

İktidar partisi de, ana muhalefet partisi de, diğer irili ufaklı düzen partileri de emekçileri karşı patronların emrinde hareket eder.

Bu sebepledir hep para babaları milletvekili olur.

Bu sebepledir parası olanlar koltuklarda oturur.

*

Siyasilerin emek düşmanlığı aleni olsa da söylemlerinde hemen hepsi emekçinin dostudur.

Şoförünü, çaycısını asgari ücretle açlık standartlarında çalıştıranlar lafa geldiğinde her zaman işçinin emekçinin yanındadır.

Bunun son örneğini İzmit Belediyesi’nde gördük.

İzmit Belediyesi çalışanlarına bir anket dağıttı.

Bu ankette öyle sorular var ki akıl alır gibi değil.

Belediye çalışanları arkadaşlarını, amirlerini şikayet etmeye zorlanıyor.

İş barışını ortadan kaldıracak, işçileri birbirine düşürecek, pek çok çalışanın mimlenmesine sebep olacak ankete Sebahattin ulaştı.

-Müdürlüğünüzde işini savsaklayanlar var mı?

-İşini savsaklayanlar kimler?

-Müdürünüz işini tam ve zamanında yapmayanları uyarıyor mu?

-Müdürlüğünüzde sorun olsa müdürünüz başkana doğru bilgi verir mi yoksa konuyu kapatmaya mı çalışırdı?

-Mesai arkadaşlarınız arasında müdürle yakın iletişim kurduğu için kayrılanlar kimler?

-Müdürlüğünüzde çalışmaktan kaçan, işi yavaştan alan, çalışmak istemeyen kişiler var mı?

-Müdürlüğünüzde çalışmaktan kaçan, işi yavaştan alan, çalışmak istemeyen kişiler kimler?

Sorularını cevaplaması isteyen çalışanlar son soruda ise şoke oldu.

Anketin son sorusunda “İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’ten memnun musunuz?” ifadeleri yer alıyordu.

*

Bir çalışana iş arkadaşlarını ve amirlerini ispiyonlatan anket daha da ileri giderek belediye başkanından memnun olup olmadıkları konusunda cevap vermeye zorluyordu.

Bu anket iş barışına aykırı.

Böyle bir anket hiçbir şekilde kabul edilemez.

İzmit Belediyesi’nde örgütlü olan DİSK, KESK ne yapacak bilmiyorum.

DİSK Bölge Temsilcisi Vedat Küçük’ün bu anketten haberi var mı?

Böyle bir anketin mobing olduğunu bilmiyor mu?

Bu konuda idareye karşı bir tavır alacak mı?

Merak ediyorum.

*

Kitle partilerinde, ve günümüz anlamıyla Türkiye’de yaygın olan siyasetin emek düşmanı olduğundan bahsetmiştim.

Son örnek sosyal demokrat CHP’li bir başkan tarafından yönetilen İzmit Belediyesi’nde yaşandı.

Bir önceki örnek ise CHP MYK Üyesi yapılarak ödüllendirilen eski vekil Tahsin Tarhan’ın fabrikasındaydı.

Seçim öncesi pek çok işçiyi sendikaya üye oldukları için işten atmıştı Tahsin Tarhan.

Sendika seçim öncesi konuyu büyütmek istemedi.

Bir anlamda üstü kapandı.

İşten atılan işçiler işten atıldıkları ile kaldı.

Ne bir eylem süreci başladı, ne bir basın açıklaması yapıldı.

CHP’li siyasetçi Tahsin Tarhan’ın emek düşmanlığı yanına kar kaldı.

Bilin bakalım Tarhan’ın düşman olduğu, üye oldukları için işten attığı işçiler hangi sendikaya üye idi?

*

Dilerim DİSK İzmit Belediyesi’ndeki anket skandalına sessiz kalmaz.

Hiçbir şey yapmasa bile en azından bir basın açıklaması yayınlar.

Ve dilerim emekçiye düşmanca yaklaşan, emekçiyi tebaası, kulu gibi gören anlayışa sahip olanlar inandıkları en yüce değer ne ise ondan bulurlar.

Hali hazırda ekonomik darboğazda açlıkla mücadele eden emekçiler bir de işyerlerinde İzmit’teki anket gibi baskıcı, mobinge varan uygulamalara maruz kalıyorlar.

Ülkenin derdine, cüzdanlarının derdine bir de işyerlerindeki zulmü ekliyorlar.

Müdürler, amirler, başkanlar rahat rahat yaşarken, emekçiler alın terine bir kaygılarını ekliyorlar.

Yazık.

Çok yazık…