Kocaeli halkı ne bekliyor yöneticiler ne yapıyor?

Seçimler çabuk gelir.

İnsan hayatı hızlı akar.

“Bir ömür” dediğimiz şeye dünyayı sığdırırken o aralıkta geçen zamanın nasıl geçtiğini anlayamayız.

İnsan sonu olan bir varlık.

Dünya hayatını ben bir oyun gibi tasarlıyorum.

Belirli sorumluluklar, görevler, zaman zaman gerilim zaman zaman rahatlama ve bitişe ulaşma.

Bu hayatın her alanına sirayet eder.

İnsan ilişkileri, kurum ilişkileri, yönetme makamı kendi içinde bir matematiğe tabi olarak sürer gider.

Her şeyin başlangıcı bir sona ulaşmak için atılan adımdır.

***

Bu yazıda yönetme makamına parantez açmak istiyorum.

Seçilenler, görev süreleri, kendilerine tanınan zaman hiç bitmeyecek gibi davranmaya başlar.

Yapması gereken işler yerine lüzumu olmayan şeylere en kıymetli şeyi; zamanı harcarlar.

Sonra bir bakarlar ki seçim gelmiş.

Ekseriyetle yarım kalan projeler, havada bırakılan sözler çokça da gereksiz ilişkiler.

Her başlangıcın bir sona gidiş olduğu gerçeğini kavrayamayan yöneticiler, arkalarında sorun yumaklarını bırakarak hayatlarına devam ederler.

***

Seçmenin yönelimi ne eksikse veya eksik olduğuna inandırıldıkları şeylere kayar.

Bu kimi zaman milli güvenlik, kimi zaman ekonomi, sınırlı da olsa hizmet beklentisi olur.

Belediye başkanları totale iş yapar.

Yani tribüne oynar.

Eser inşa edecekse onu duyguları okşayacak şeylerden seçer.

Yol yaptık, çöp topladık faaliyetlerinin ötesinde başkanlar, kimi zaman milli kimi zamansa dini hassasiyetlere dokunmak ister.

Türkiye’de bir gerçek var ki seçmen asla istediğini alamaz.

Hizmet ise bir lütuf gibi pazarlanır.

***

Kocaeli’deki belediye başkanlarının bazılarının çabaları olduğunu görüyorum.

Bazıları zaman dolduruyor.

Bazılarının adı bile konuşulmuyor.

İşi üzere samimi olanların sayısı ise 2’yi geçmez.

Büyükşehir lokomotifi olmasa zaten kimsenin ele gelir bir şey ortaya koyacağı da yok.

Büyükşehir de onca hizmet arasına popülist işler serpiştirmeye çalışıyor.

Onları da anlıyorum.

Ancak bu şehrin insanlarının beklentilerine çare olacak formüllerin yerel yöneticiler elinde olmadığı gerçeğiyle hareket etmek durumdayım.

O nedenle yazımı burada noktalıyorum.

Tüm belediye başkanlarımızı sevgiyle kucaklıyor; reklama, popülizme, totale iş yapmaya devam diyorum.