Ana Sayfa Arama Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
blank
Sebahattin Aydın

Kocaeli’de seçimden daha önemli bir çalıştay yapılacak

2024 yerel seçimleri süreci, kısır aday adaylığı tartışmaları üzerinden devam ediyor.

“AK Parti’nin adayı kim olacak?

CHP, İzmit’te Fatma Kaplan Hürriyet’i mi aday yapacak?

Şurada sürpriz olur mu, burada kimin ekibi etkili?” gibi şeylerle meşgul oluyoruz.

Biz kişilerle, partilerin emir erleriyle meşgul olurken asıl üzerinde durmamız gerekeni es geçiyoruz.

Tarafgirlik, fanatiklik üzerinden, yüzeysel bir gazla, derine inmeden, mevcut yapıları ve yönetim tarzlarını sorgulamadan hatta ortaya bir alternatif koymadan körü körüne ilerliyoruz.

Belediyeler nasıl yönetiliyor?

Halk nasıl bir yönetime ihtiyaç duyuyor?

Halkın yönetimde söz sahibi olması sadece oy vermeyle mi sınırlı kalmalı mı?

Bu yeterli mi?

Bu kentin kaynakları doğru kullanılıyor mu?

Bu çok önemli meseleler pas geçilirse gerçekleştirilecek yerel seçimler;

aynı bozuk, düzensiz, faydasız ve çalışmayan sistemin devamından başka bir sonuca çıkmayacak.

Meselemiz “kim yönetsin değil, nasıl yönetsin?” olmalı.

***

Kocaeli’de çok önemli bir buluşmanın temelinin atılmaya başlandığını öğrendim.

Sol-sosyalist partiler, demokratik kitle örgütleri, sendikalar ve çeşitli derneklerin bir araya geleceği çok önemli bir çalıştay düzenlenecek.

Şimdilik kamuoyuna duyurulmasa da;

Emek Partisi, Türkiye İşçi Partisi, KESK’e bağlı sendikalar, CHP ve bazı diğer bileşenler, bir araya gelerek yerel yönetimlerde “Demokratik halkçı belediyeciliği” tartışacak ve çözüm önerileri ortaya koyacak.

Bu buluşma, halkın sözde değil, fiili olarak yönetime katılmasını sağlayacak organların ortaya çıkması için bir öncü girişim özelliği taşıyor olacak.

***

Halkın aktif olarak belediye yönetimlerine dahil olmasını sağlayacak yapılar, karar alıcıların keyfi uygulamalarına da sınırlama getirecektir.

Bu halk meclisleri tarzı bir yapı veya daha gelişmiş modeli olabilir.

Bir kişiye yetki verip, “al belediyeyi 5 sene keyfine göre yönet” yönteminin hiçbir ihtiyacı doğru karşılamadığı ve ne kadar eksik kaldığı hepimizin malumu.

Belediye meclislerinde de çoğunluğu alan iktidarın her istediğini istediği şekliyle uygulaması, şeffaf yönetim ve ortak aklı devre dışı bırakıyor.

Özellikle ranta dönük değil, sosyal ve kültürel yaşama odaklı projelerin üretilmesi gerekiyor.

Yukarda bahsettiğim çalıştay bu yönleriyle çok önemli.

Önümüzdeki hafta daha fazla detayı ortaya çıkacaktır.

Ben bu çalıştaydan çıkacak çözüm önerileri ve modellerin ses getireceğini düşünüyorum.

“Kocaeli’de seçimden daha önemli bir çalıştay yapılacak” başlığını atmamın nedeni “Kim yönetsin?”den daha önemli olan “nasıl yönetsin?” sorusuna aranan cevaptır.

Bu benim için çok daha kıymetli.

Toplantılardan sonra edindiğim bilgileri detaylı olarak sizlerle paylaşacağım…

GÜNE BİR AFORİZMA

Dünyayı anlamak yetmez, onu değiştirmek gerekir. Marx

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ