Yeni bir sayfa!

Küçük yaşlarımdan beri kendim için istediğim meslek hep ‘gazetecilik’ idi.

Meraklı bir çocuktum, fazla merakımın başımı ağrıttığı da çok oldu.

Gazeteciliğin doğası mı merakımı tetikledi yoksa tam tersi mi oldu halen düşünürüm.

Sıralamam yettiği için değil, başından beri istediğim için Kocaeli Üniversitesi’nde gazetecilik bölümünü kazandım ve bitirdim.

Okulda hocalarımın söyledikleri kafamda yankılandı durdu hep.

Örneğin bir derste hocam ‘etik’ten bahsederken ‘artık bunların bir önemi kalmadı’ demişti.

Şaşırmıştım.

Gazeteciliğin gerekliliklerinin anlatıldığı bir başka derste başka bir hocam ‘Bunları yaparsanız para kazanamazsınız, artık devir böyle’ demişti.

Şaşırmıştım.

Ne kadar haklı olduklarını tecrübe ederek öğrendim.

***

Mesleğe üniversiteyi bitirdiğim gibi büyük bir heves ve heyecanla başladım.

Kocaeli Fikir Gazetesi’nde başlayıp Kocaeli’de yazılı basının ilki olan Kocaeli Gazetesi’nde devam ettim.

Mesleğimi büyük bir hevesle yapmayı sürdürürken zamanla mesleğin Kocaeli’de nasıl itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını gördüm.

Herhangi bir Kocaeli.com’da, ya da Facebook’ta paylaşımına aldığı beğeni sayısıyla gazete kuran kişilerin mesleğime nasıl darbe vurduğunu gördüm.

Sahada aktif çalışan, muhabirlik yapan, bu kentin haber alma hakkı için uğraşan insanların köşelerde hedef gösterildiği gördüm.

***

Tüm bu süreçte yıllardır tanıdığım iki insan, iki gazeteci dostum ve abim Uğur Enç ve Sebahattin Aydın’ın teklifleriyle Bağımsız Kocaeli için çalışmaya karar verdim.

Adı ile yaptığı işin çelişmediği nadir gazetelerden olan Bağımsız Kocaeli her zaman çalışma tarzıyla, yaptığı işlerle ilgimi çekmişti.

Çok genç insanlardı, başından beri sokaktalardı, sokakları tanıyorlardı.

Kendilerini güncel tutmayı, yeni nesil gazeteciliği ve ona ayak uydurmayı, gündem yaratmayı ve ses getirmeyi de biliyorlardı.

En önemlisi sahada çalışan muhabirin karşılaştığı zorlukları biliyorlardı. Sokağı ve onun doğasını tanımak, sokağın tozunu yutmak bu işi hakkıyla yapmanın ilk ve en önemli adımı.

Bu yüzden ismiyle vizyonu çelişmeyen bu kurumda bugün itibariyle göreve başladım.

***

‘Şunu yapacağız, bunu yapacağız, şu kadar tık alıyoruz’ gibi söylemlerde bulunmayacağım.

Çünkü rakamlardan ve neler başaracağımızdan ziyade her gün daha iyisini yapmak için kafa yoracağımızı biliyorum.

Bağımsız Kocaeli’de daha fazla tecrübe kazanacağıma inanıyor, ilk köşe yazımı Boris Vian’ın sözleriyle bitirmek istiyorum:

“…İleride gelecek olan sayfalar tüm gücünü tamamen gerçek bir öyküden almıştır, çünkü başından sonuna kadar ben hayal ettim.”