Avrasyacılar

Avrasyacılık doktorini, 1929 yılın da bir Alman iş adamı tarafından ortaya konuyor. Fakat, 1921 yılın da Bolşevik devriminden kaçan Ruslar ki bunlar Çar yanlıları. Paris, Prag, Berlin’de dergi, kitap yoluyla bir ideoljik fikir proje olarak şekillendirip konferans ve toplantı yoluyla geliştirip, yaygınlaştırıyorlar.

Kısaca, Bolşevik devriminin Rus halkının ihtiyaçlarına cevap veremeyip, tıkanarak çözüm bulamayacağını düşünüyorlar. Bir nevi kavramsal anti-tez olarak Bolşevizmin karşısına koyuyorlar.

Sovyetlerin dağılması ile kapitalleşen Rusya, serbest piyasanın kurbanı olmak üzere iken,Putin,kararlılıkla yeni oluşan Oligarkların üzerine giderek devlet kaynaklarının yağmalanmasını durduyor. Her doktirin bir lider ile vücut bulur.

Post- Avrasyacılığın rehberi Alexander Dugindir. Dugin, Avrasyacılığı, 3. Roma hayaliyle süslemiştir. Rus parlementosunun, Putin’i tiran olarak ilan etmesinin altın da yatan neden budur.

Temelinde batı karşıtlığı üzerine kurulmuştur. Türk siyasetindeki yansıması, Perinçek grubudur.

TSK içindeki bu kliğin karşılığı bildiriyi imzalayan paşalardır. Türkiye’de taraftar edinmiş, karşılığı olan bir tavırdır. Türkiye batı ile ne zaman sıkıntı yaşayıp, doğuya baksa, bu klik hemen hareketlenir. Nato yani Atlantikcilerin karşıt görüşüdür.

Möntro konusundaki  dikkat cekme, uyarıya da tavır almalarının nedeni, NATO ve ABD gemilerinin Karadeniz’den baskı kurmasını engellemektir. Ulusalcı kanala yakın olan bu grup,özünde anti-emperyalist anti Amerikancıdır. Montro konusunda yüksek perdeden tavır almaları,gece yarısı bildiri yayınlamalarının nedeni, memleketteki anti Amerikancılıktır.

Amerika’nın özellikle terör gruplarını, barındırması, lojistik, ekonomik destek sağlaması, halkın anti Amerikancılık nefretini körükleyip, bir karar merkezi gibi davranarak, kamuoyu yaratmaya çalışmasının nedeni budur. Ve bunu da Atatürk ilke inkilapları adına yapıyorlar. Anti fetöcüdürler. Aralarında önemli akademik geçmişi olan paşalar da var.

Milli Savunma Bakanlığı ile özellikle Hulusi paşa ile ilişki ve koordinasyonları fevkalade iyidir. Mavi vatan ,FETÖ metremilgem projeleri, MEB’ler hep bu paşaların işidir. Karadeniz’de ise Ukrayna,Rusya harbi öncesi, devlet politikasının önüne, bildiri yayınlayarak gecmeye çalışmışlardır.

Milli iradeyi yok sayarak, beni şok etmişlerdir. “Mavi Vatan”da Atlantik blokuna karşı aynı kararlıkla cesaretle duranlar milli iradenin Doğu-Avrasya cephesi karşısında karşı blokta durmuşlardır. Ukrayna’nın özellikle Kırım’ın işgal altın da olduğunu,möntrönün en büyük koz olduğunu ve sadece ve sadece Türkiye’nin yararın da kullanılcağından nasıl şüpheedebilirsiniz? Ukrayna, Polonya, Bohemya, Sırbistan, Macarlar, Bulgarlar, İstanbul ve Ayasofya..

Türkiye’nin doğusu Türk devletleri, Suriye, Afrika, Avrupa,

Egemenlik sadece yazı mürekkep ile olmaz. Kararlılık ve cesaret ile olur. Bölgemizde en büyük mücadeleyi, Rusya ve Amarika’ya karşı veriyoruz.

Anahtar konumundayız. Gambot politikası izliyoruz.

Ordunun, donanmanın kafasını neden karıştırıp, paranoya yaratıyorsunuz?. Fethullahcılara karşı ortak paydanız olanlara neden güvensizlik içindesiniz?

Bütün özlük haklarınız, orduevleri emrinizde, sakin olun. Nobranlık yapmayınız.

Memlekette, Amerikan karşıtlığı olduğu kadar Moskov karşıtlığı da var. Tam bağımsız Türkiye idealine inanıyorum. Ülkeler dış siyasette idealist değil, paragmatiktir. Devlet, egemen olarak milletinin kararına, jepolitik dengeleri gözeterek, karar verme mekanızmasıyla doğru kararı verecektir.

Dikkatinizi çekerim,Rusya ile Ukrayna arasındaki tek engel Türkiye’dir. Karabağ zaferi, etnik Rusların işgal ettiği iki bölgeyi kurtarmak adına ilham vericidir. Kırım’ın ilhakının son verilmesi adına, Rus baskısından bıkan ülkelerin rahatlaması adına da bir avantajdır. Türk askeri tarihi ikili, üçlü anlaşmalarla doludur. Möntrö satranç tahtasındaki, taşlardan sadece biridir, gerektğinde açacaksın gerektiğinde kapatacaksın. Dengeyi sen kurucacaksın. Bunu kendi adına yapacakasın. Siz askersiniz. Sizin biz vatandaşların hakkı olan demokratik hakları mantıken olamaz. Asker olarak,kendi ayrı ceza hukukunuz var. Hiyerarşik bir düzendesiniz. Rütbeniz,protokol,makam aracı koruma,konut. Aynı şekilde devam ediyor, İtibarınız da var. Peki niye siyaset yapıyorsunuz?

Avrasyacı paşalara soruyorum, aynısını yunan emekli paşaları bir bildiri ile savunma bakanlığına nota verseydi  ne olurdu?. Eski “kara düzen” yok artık. Sizin romantik duygularınız, askeri ihtiraslarınız, Atatürk’ün kurduğu cumhuriyet mirasına karşı, demokrasiye  yapılmış,bir hakarettir. Siz karar alma mekanizması değilsiniz Güç merkezi de değil.. Yaşasın tam bağımsız Türkiye,ne Atlantikci,ne de NATO’CU!..

Gerektiğin de kullanılmalıdır.

S-400’leri NATO’ya karşı para verip aldık. Eskiden Amerik hibe edermiş, şimdi hybrid savaşı’ teknolojisine sahibiz.. Möntrö’yü excalibur gibi istediğimize sallayabiliriz. Güç yüzüğü bizde. Türk ordusuna da esenlikler dilerim..