Nöbetçi Eczaneler
Bazı günler çok çok uzun yazdığımın farkındayım.
Ben yazarken keyif alsam da okuyucuyu bir hayli yorduğumun farkındayım.
Çenesi düşük derler ya hani, kalemi düşük bir gazeteciyim sanırım.
Bugün çok yorgunum.
Haftanın son günü.
2 gündür bir yandan iş görüşmelerini yapıyorum bir yandan da başladığım ve iş yarım bırakmayı sevmediğim için ara ara saatlerce devam ettiğim bahçeyi düzenleme işi ile uğraşıyorum.
Dışarıdan bakınca kolay, bir kere başlayınca büyük çile.
Hele bir de basınçlı su makinesiyle bütün bahçeyi yıkadıktan yarım saat sonra sağanak yağınca, mental olarak iyice yıkılıyor, çöküyor insan…
Bugün üstüne kentin güney yakasını tavaf ettim.
Gebze’den Kandıra’ya pek çok önemli görüşmeden onlarca haber notu aldım.
Bugün ve yarın okursunuz diye umut ediyorum.
2-3 gündür yoğunluktan bana iletilen yahut takip ettiğim pek çok haberi kenara not aldım, yazamadım.
SEDAŞ işçisine acımadı mesela.
6 aydır devam eden TİS görüşmelerinde tam bir ölü pazarlığı yaptılar.
İşverenin eli çok güçlü çünkü.
SEDAŞ işçisinin çalıştığı işkolu stratejik görülüyor.
Bu sebeple belli yasaklar var.
İşçi grev yapamıyor mesela.
Eylem yapamıyor.
TİS görüşmeleri tıkandığında uyuşmazlık zaptı tutuluyor.
Yüksek Hakem’e gidiyor sözleşme.
Yüksek Hakem’den de yüzde 30 gibi bir rakam imzalanıp geliyor.
Hal böyle olunca TES-İŞ Başkanı İrfan Kabaloğlu ince ince dokuyor sözleşmeyi anca yüzde 64’e kadar yükseltebildi.
Bugün kısa bir süre vaktim oldu, haberleştirebildim.
SEDAŞ’a yazıklar olsun diyemedim gün içerisinde, şimdi günün sonunda diyeyim.
Onlarca işçi/emekçi alınteri dökecek, sen yüzde 200’e varan reel enflasyona karşı sadece yüzde 64’e evet diyeceksin.
Yazık.
Bunun adı emek hırsızlığıdır başka bir şey değil.
TES-İŞ’in yüzde 64’e çıkabilmesi bile büyük bir başarı.
Ölü pazarlıkçısından bunu koparmak da mesele, TES-İŞ’e tebrikler…
*
Hyunda Glovis’te yaşanan bir formen zulmü de 2 gündür notumda bekliyordu.
İşçi kardeşlerim haklarını helal etsinler.
Şimdi fırsat bulabildim de köşe yazısından hemen önce haberleştirdim.
Hyunda Glovis işvereni bu konuda umarım gereğini yapar.
İş huzurunu bozan, mobing uygulayan formen hakkında bir an önce işlem yapılmalı.
Yoksa bu iş büyür, işçi örgütlenir, bir araya gelir ve hakkını arar.
Demedi demeyin…
*
Not aldığım önemli konulardan biri de konu başlığım bugün.
KOTKO Toptancılar Sitesi.
2-3 gündür KOTKO’dan telefon alıyorum.
İşyeri kiralarından bahsediyorlar.
Bir işyerinin kirası 5 bin lira.
Bir diğeri 6 bin lira.
Akıl alır gibi değil.
Hemen kiralayayım, ev olarak ihtiyacı olanlar vardır onlara vereyim sevabına dedim.
Olmuyor dediler.
Zaten kiralık olarak hiç ilan yok.
KOTKO’da yıllardır işyeri kiralamaları duyurulmuyormuş.
Herkes el altından bir iki güne kiracı bulabiliyormuş.
Ancak kiralar bu bahsettiklerim gibi de değilmiş.
Bunlar kağıt üzerinde.
Stıpajdan kaçmak isteyenler kirayı düşük gösteriyormuş.
Üşenmedim girdim baktım.
Satılık işyeri ilanları var.
5-6 milyon lira her bir işyeri.
Ama kiraları 5-6 bin lira.
Olmaz öyle iş.
Resmen dolandırıcılık var.
Devleti dolandırıyorlar.
Bu sebeple Kocaeli Valisi Seddar Yavuz’a sesleniyorum.
Maliye’yi KOTKO’ya görevlendirsin.
Kira sözleşmeleri incelensin.
Bugün Kocaeli’de 1+1 evlerin kirası 10-15 bin lira iken 200 metrekare KOTKO işyerlerinin kirasının 5-6 bin lira olmasını bana kimse anlatamaz.
Maliye gitsin, incelesin.
Buradaki işyerlerinin kiraları bölgedeki emsallerine göre düzenlensin.
Devletin uğradığı zarar da tanzim edilsin.
Bunu buradan ihbar etmek benim vatandaşlık görevim.
Devletin görevi de inceleyip gereğini yapmak.
Hepsi bu…
YORUMLAR