UTP yolsuzluğuyla ilgili gündemi sarsan Rümeysa Şen röportajı cuma günü sona erdi.
Bir hafta boyunca yolsuzluk iddialarının odağındaki Rümeysa Şen’in cevaplarını okudunuz.
Cuma günü 15 sayfalık, röportajın eksiksiz ve kurgusuz başından sonuna deşifre edilmiş halini gördünüz.
Bir hafta boyunca röportajda aldığım cevaplarla ilgili kafama yatmayan kısımları sizlerle paylaşmıştım.
Şimdi bunların üzerinden geçeceğim ve ilk defa okuyacağınız şoke eden bir olayı sizlerle paylaşacağım.
*
İzmit Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde Rümeysa Şen’in müdürlüğü döneminde 22 dernek ve 150’den fazla firma UTP’den faydalandırılmış.
UTP ile MESEM’in farkını daha önce açıklamıştım.
Kısaca üstünden geçeyim, Herkes MESEM diye konuşuyor ancak UTP ile MESEM arasında çok büyük fark var.
Asıl para UTP’de dönmüş.
Yolsuzluk UTP’de olmuş.
Milli Eğitim UTP nedeniyle inceleme başlatmış.
Türkiye’de UTP yolsuzluğu 18 ay boyunca devam etmiş ve ocak 2024’te bakanlık durumu fark ederek projeyi sonlandırmış.
UTP’de ortaokul mezunu, yaşının hiçbir önemi olmayan bir kimse firmalar üzerinden ustalık belgesi almak için sisteme kayıt ediliyor.
Sınav zorunluluğu yok.
Hiçbir denetim yok.
Ve kişi başı asgari ücretin yarısı kadar ödeme söz konusu firmalara yapılıyor.
Yolsuzluk burada başlıyor.
Aracı danışmanlık şirketleri devreye sokuluyor.
Okul müdürleri bu danışmanlık şirketleri vasıtasıyla firmalara gidiyor ve hiç çalışmayan, sınava girmeyecek, belge almayacak olan binlerce ismi sisteme kayıt ediyor.
Firmalar, danışmanlık şirketlerine her ay mal müdürlüklerinden hesaplarına yatan paranın yüzde 25’ini gönderiyor.
Kocaeli’de sadece Rümeysa Şen’in okulundan 22 bin ile 30 bin arasında kimse bu UTP sistemine kaydedilmiş.
Ortalama 25 bin kişi diyelim.
2023 temmuzda asgari ücret net 11 bin 402 TL idi.
5 bin 700 TL öğrenci başına her ay ödeme yapıldı yani.
Aylık yapılan ödeme 142 milyon 500 bin TL civarında.
6 ay boyunca bu ödemeler yapıldı.
Toplam rakam 855 milyon TL.
Bu rakam sadece İzmit Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ndeki rakam.
Kocaeli genelinde 1 milyar TL’den fazla bir rakam var ortada.
Bu rakamın her ay yüzde 25’i danışmanlık firmalarına aktarılmış.
213 milyon 750 bin TL yani.
Şimdi burada yolsuzluğun 2 ayağı var.
Birincisi 855 milyon TL devletin parası büyük bölümü var olmayan isimler üzerinden yapılan UTP başvuruları karşılığında şirketlere ödenmiş.
Bu devletin zararı.
Bir diğer kısımda ise büyük bir çete var.
Danışmanlık adı altında her ay yatan UTP teşviklerinden yüzde 25 alıyor ve bunu kendi aralarında pay ediyorlar.
Yetmiyor hayali çalışanları sisteme kaydediyorlar ve gelen paranın tamamına hayali çalışanları kabul eden şirketler ile pay ediyorlar.
*
Rümeysa Şen diyor ki UTP sisteminde tüm sorumluluk işverende.
Ben bunun doğru olmasına ihtimal vermiyorum.
Devlet milyonlarca lira para dağıtacak ve bunun sorumluluğunu işverene verecek.
Akıl alır gibi değil.
Rümeysa Şen diyor ki ilk olarak; sisteme katılan kursiyerler firmanın sigortalı çalışanı.
2 saatlik röportajın sonlarına doğru bu dediğini unutuyor, SGK’lı çalışan olma zorunluluğu bulmadığını ifade ediyor.
Video kayıtlı sınav yapıldığını söylüyor bütün kursiyerlere.
Soruyorum; sizin kaydettiğini bütün kursiyerlerin kamera kaydı var mı diye, evet var diyor önce.
Sonra bu dediğini de unutuyor ve video kayıtlı sınavın zorunlu olmadığını söylüyor.
Bunlar önemli çelişkiler.
Sonra bir CİMER kaydından bahsediyor.
*
Mersin’den bir kişi CİMER’e şikayette bulunmuş.
Ben İzmit MTAL’de öğrenci gözüküyorum bu doğru değil diye.
CİMER şikayetlerinde kurumun kişiye ulaşmaması esastır.
Süreç şöyle işler, CİMER’e giden şikayet yukarıdan aşağıya sorulur.
Cumhurbaşkanlığı’ndan ilgili bakanlığa, ilgili bakanlıktan ilgili il müdürlüğüne, oradan da ilgili kişiye gider CİMER başvurusu.
Bu durumda yapılması gereken de şudur; “Bilmem kim okulumuzda bilmem ne firması kursiyeri olarak öğrenci kaydedilmiştir. Evraklar incelendiğinde şu şu tarihlerde firmada çalışmış ve UTP kursiyeri olmuştur.”
Sonrasında da yukarı doğru işler sistem ve gerekirse müdürlük, bakanlık inceleme başlatır ve olayı soruşturur.
Ancak Rümeysa Şen diyor ki “Mersin’deki CİMER başvurusu yapan kişiye ulaştım.”
Bu başlı başına büyük bir suç olmalı.
O kişiye ulaşmak, başvurusunu sormak, üstelik yolsuzlukla itham edilen bir olayın göbeğindeki isim olarak…
Neresinden baksanız şaibeli bir durum.
Şen diyor ki, CİMER başvurusu yapan kişi firmaya kızmış, firma kendisine paradan pay vermedi diye arkadaşları ile alkol alırken CİMER’e başvurmuş…
İyi de bunları neden öğreniyorsun?
Sen müfettiş misin?
Savcı mısın?
Sen neden CİMER başvurusunu sorguluyorsun?
*
Önemli bir konu, röportajda bir cümle ile geçti.
Doğuda UTP paraları PKK’ya aktarılmış.
Türkiye genelinde bu UTP paralarının ne kadar büyük bir sıkıntı olduğunu sadece bu cümle dahi anlatıyor.
Biz Kocaeli’deki milyonları konuşuyoruz da, yarın öbür gün Türk askerine kurşun olabilecek milyonlar neden hiç gündeme gelmiyor, milletvekilleri neden bu konuları mecliste konuşamıyor şaşıyorum…
*
Rümeysa Şen konuları çok çarpıttı.
Röportajı detaylı okuduysanız fark etmişsinizdir.
Mesela ben Kocaeli’de 1 milyar TL’lik bir yolsuzluk olduğu iddiasından bahsediyorum o 34 milyon liralık sistem hatasından dolayı yapılan 34 milyonluk fazla ödemeyi anlatıyor.
Yukarıda bahsettiğim yolsuzluk olasılıklarını ise “Kocaeli nezih bir kent, burada öyle şeyler olmaz” diyerek geçiştiriyor.
*
Soruşturmaların bir diğer odak ismi ise Selda Karakaş.
Pek adı sanı anılmıyor.
İzmit MTAL’de müdür yardımcısı olarak görev yapıyordu.
Kardeşi Erkan Karakaş’ın hesabına söz konusu okuldan 50 bin TL ödeme yapılmış, fatura alınmamış.
Rümeysa Şen bunu okulun temizlik işlerini 250 bin liraya Erkan Karakaş’ı yaptırdıklarını ve okulda para olmadığı için ara ara ödeme çıkardıklarını anlatarak açıklıyor.
Ancak benim öğrendiğime göre Erkan Karakaş’ın farklı bir durumu daha var.
Kendisi UTP için danışmanlık firması kuruyor.
Yüzde 25’lik danışmanlar var ya, işte onlardan biri de Erkan Karakaş oluyor.
Soruşturmanın bir de böyle bir ayağı var, devam ediyor…
*
Nilüfer D. ismi de gündeme geldi röportajda.
Bir de Kenan Keleş…
Kenan Keleş Kocaeli Üniversitesi’nde görev yapıyor.
Nilüfer D.’nin hesabına 2 defa 50 bin TL gönderiyor.
Bunun talimatını da Rümeysa Şen veriyor.
Müfettiş soruşturmasında bu konu en önemli konu olarak görülüyor ve memuriyetten men cezası bu suç için isteniyor.
Kenan Keleş’i ben tanımam.
Kimdir necidir bilmem.
Çok ama çok hayırsevermiş.
Bir “merhaba” ile 100 bin TL ödeme yapmış.
Özel firmaların danışmanıymış kendisi.
Ne tesadüf ki UTP teşviki veren kurumun müdürü, “Depremzedeye yardım edeceğiz. 100 bin TL” diyor, firma danışmanı Kenan Keleş de iki taksitte şakkadanak ödüyor.
Cennetlik vallahi.
Kesinlikle araştırılmalı.
Üniversitede bir “merhaba” 100 bin TL verebilecek güçte öğretim görevlileri varsa Kocaeli bundan faydalanmalı.
Şöyle 10-15 öğretim görevlisi bulsa, ilçe belediyeleri her ay nasıl maaş ödeyeceğim diye düşünmez…
*
Rümeysa Şen’e MEB müfettişleri 3 konuda işlem başlatmış.
MEBBİS sisteminden ben gözlerimle gördüm.
Birinci konu Erkan Karakaş’ın hesabına gönderilen faturasız 50 bin TL.
İkinci konu Kenan Keleş’ten Nilüfer D.’nin hesabına para göndermesini istemesi.
Asıl olay üçüncü konuda.
İlk defa burada okuyacaksınız.
Üçüncü soruşturma konusu müdür yardımcılarının MEBBİS şifrelerinin danışmanlık firmalarına verilmesi.
Rümeysa Şen bu konuyu, “İş gücü olarak destek oldular. Çok yoğunduk” diyerek geçiştiriyor.
Röportaj sonrasında öğrendiğim çok önemli bir detay var.
Rümeysa Şen müdür yardımcılarının MEBBİS şifrelerini danışmanlık firmasına vermekle kalmıyor.
Kendi şifresini de veriyor.
Rümeysa Şen’in şifresi ile gece saat 2’de MEBBİS sistemine kursiyer kaydı yapılıyor.
Bu da Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tespit ediliyor.
MEBBİS Milli Eğitim’in kurum içi sistemi.
Her okul yöneticisinin ve öğretmenin ayrı bir kullanıcı adı ve şifresi var.
Bu sisteme dışarıdan 3. şahısları sokmak çok büyük bir suç.
Üstelik milyonlarca liranın döndüğü bir yolsuzluk iddiası ortadayken durumun vahameti daha da artıyor.
*
Rümeysa Şen röportajı sonrasında hem bakanlık düzeyinde hem de müdürlük düzeyinde Milli Eğitim’de pek çok yetkiliden teşekkür telefonu aldım.
Rümeysa Şen’in nasıl bu kadar detay anlattığına onlar da çok şaşırmışlar.
Çoğu anlatılan müfettişler ifadelerinde dahi yok.
İnanıyorum ki Rümeysa Şen röportajı, röportajdaki farklı cevaplar ve yönlendirmeler hem MEB hem de emniyet soruşturmalarında çok yardımcı olacaktır.
Son olarak Kocaeli İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Akmenşen Milli Eğitim Bkaanlığı’nın UTP’de yolsuzluk yapılan firmaları tespit ettiğini söyledi.
Yolsuzluk yapan, haksız ödeme alan firmalara tebligatları yapılmış.
Ödemeler geri istenmiş.
Rümeysa Şen ve Selda Karakaş’la ilgili Kocaeli’de yapılan soruşturma da sona ermiş.
Dosya bakanlığa iletilmiş.
Bakanlık son kararı verecek imiş.
Memuriyetten atılma söz konusu olacak mı bu kararı bakanlık verecekmiş.
*
Son olarak röportajın tam halini merak edenler için buraya bırakıyorum.
Herkese iyi haftalar…
Sorular, cevaplar, doğrular ve yanlışlar… Rümeysa Şen röportajı 15 sayfa tam metin!
YORUMLAR